HDK'nın Kürtlere Kürt kimliklerini ikinci planda tutmalarını "tavsiye" eden basın açıklamasına dair notlar

Yıllardır adını bile unuttuğumuz Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Emek ve Özgürlük İttifakına ilişkin yazılı basın açıklamasıyla kendisini bizlere anımsattı. Açıklamayı ittifakın omurgasını oluşturan HDP'nin kendi partisi ve seçmenlerini gözetmesine aba altından sopa gösteren bir açıklama olarak okuyorum. Bildiride geçen Demirci Kawa ve Kürdistan  ifadelerini ise bir tür duygu sömürüsü ve örtük bir algı manipulasyonu olarak yorumluyorum. İttifaktaki dengenin ittifak lehine olduğu kadar, siyasi partilerin kendi öz iradelerine/varoluş sebeplerine, görüşlerine ve hedeflerine de hizmet etmesi gerektiği kanısındayım. Eğer sosyalizm ideolojisi tek bir çizgi olsaydı niçin ittifakta birden fazla sosyalist parti var sorusu akla gelirdi. HDP ittifak bileşeni diğer kardeş partilerden farklı bir motifi olan, kendine özgün bir davayı bünyesinde barındıran bir siyasi harekettir. Bu haklı davanın - her zaman Kürtlere en büyük diyetlerin ödetilerek yapıldığı gibi-  tüm ezilenler lehine eritilmesini istemiyoruz. Velev ki kaybettik, biz Kürtler kendimiz olmaktan vazgeçmeden kaybetmiş oluruz. Eski Başkanlarının, yüzlerce partilisinin, seçmeninin 4 Kasım 2016 siyasi darbesiyle dört duvara hapsedildiği, mahkumiyet kararı dahi olmadan yıllarca tutsak yargılandığı bir siyasi baskı ortamında, HDP'ye ittifaktaki özgün kararlarından dolayı üst perdeden ayar vermek hayatın gerçeklerine uymuyor ve bu  durum  - bugüne kadar olduğu gibi - biz Kürtler lehine olumlu hiçbir sonuç üretmiyor, bilakis zulmün ve baskının Kürtler üzerinde katmerlenmesiyle sonuçlanıyor. Kürtler niçin kazanacakları yerlerde başka bir partiden milletvekili çıkarsın? Kürtler hamal mı?



Bu blogdaki popüler yayınlar

Akran ve siber zorbalıklarıyla çocukları kullanarak evlerin içine sızıyorlar

Film yapımcısı gibi çalışan kurgu ekipleri ve troll ağları

Hz Musa'yı Isıran Köpek