Leyla Doğan hesabını kullanan bu kadını tanıyan var mı?
Kendi eylem ve söylemlerinin sorumluluğunu almaktan aciz insanlara bizler hakkında yargıda bulunma yetkisini kim veriyor?
Maddi hayatın konforundan ödün vermektense her tezgaha teşne olmaya hazır sığ hedonist karakterlerden müteşekkil sağ ve sol paramilitarizmin "devletçilik organizasyonu"yla sınanmak da ne bileyim, ayrı bir sıkıntı kaynağı... Hayır yani, illa bir sömürge toplumu olacaktıysak bir Fransızın, bir İngiliz Kraliyetinin derin tecrübesi dururken kendisini üstün zanneden yalap şalap şu tiplere kaldık.
2011'den sonra hız kazanan paramiliter siber suç yapılanmalarında girift çıkar ilişkilerine dair bilinmeyen çok şey var. Dijital dünyaya serpiştirilmiş tuhaf kimliklerden kendisini Leyla Doğan ismiyle tanıtan, hayvan hakları aktivizminin öne çıkardığı paylaşımlarla dikkat çeken, özellikle 2015'teki "hendek çatışmalarında" Kürtlere ve solcu gençlere ayar veren, tam anlamıyla ne tür bir misyonu olduğu çözemediğim bir profildi. Kendi aktarımlarına göre bir ayağı Amerika'da olan, albay kızı, (o vakitler) 50'li yaşlarında bir kadındı. Fotodaki o mudur değil midir bilemeyiz ama kendisini tanıttığı foto buydu. Kürt gençleriyle irtibatında Dersimli İnan Güçlü ve Ali Hüseyin Güler'i soruşturduğunu hatırlıyorum. Hatta İnan'ın bundan rahatsızlık duyduğunu bizzat biliyorum. Leyla Doğan ismini kullanan bu kadının kendilerince insanları dizayna kalkışan, zerrece tanımadıkları insanların hayatını reality şov malzemesi yapan ekiple temasta biri olduğu muhakkak. Bu kadın Diyarbakır Liceli Ulaş Siyadar'ın da irtibatta olduğu biriydi. 2015'lerdeki Google Plus taifesi tanır kendisini. 4-5 defa her biri ortalama 40 dakika süren sahte dostluk sergilediği telefon aramaları oldu. Telefon konuşmasına içkisiyle başlar, sonlara doğru dili peltekleşirdi. Sonra sırra kadem bastı. İzmirli amigo bir kadın var, onu andırıyor. Telefon konuşmalarında yanında biri olurdu ama çaktırmamaya çalışırdı. Arkamızdan kim bilir ne filmler çevirdiler... Yıllara uzanan yalan ve iftiraların bir kaynağı da bunlar. Hatta ana kaynağı bile olabilir.
Başkalarının hayatını mahvetmek umurlarında bile değil. Ezberleriyle yaşıyorlar ve kendilerine hiç toz kondurmuyorlar. "13 yaşıma girdiğimde bir anda büyüdüğümü düşünmüşüm" dersiniz, kurduğunuz cümlede sizi ve ailenizi karalayacak bir malzeme ararlar. Kullandığınız ifadeyi bir istismara yorarlar. Öyle de yaptılar. Çünkü aşağılıklar. Çünkü ezberleri bel altı önyargılarla çalışıyor. Bu ülkenin muhafazakarı da ilericilik iddiasındaki seküleri de aynı kolektif bilinçten besleniyor ve hepsi de uçkur eksenli düşünüyor.
Leyla Doğan'ın ismini kullanan şahıs beni en son 2015'in sonlarında aramıştı. Her şeyin üst üstüne geldiği, izaha muhtaç olayların arka arkaya yaşandığı, troll ağlarında karalama kampanyasının piminin çekildiği, bir süredir çıktığım Savaş'ın ayrılık konuşması yapmadan yeni bir ilişkiye başladığını söylemesi yine o tarihlere denk gelir. Kadının 2015'te yaptığı son telefon konuşmasında bana söylediği şey "Boş ver üzülme"olmuştu. Elbette üzüleceğim demiştim. Herkesi kendi hayatları gibi yol geçen hanı zannediyorlar.
Leyla Doğan'a misyonunun ne olduğunu sordum. Bir yanıt alamadım. Ancak kurulan tezgahların başından beri vardı. Misyonunu tamamladı ve ortalıktan kayboldu. Savaş'la hayatın olağan akışına uymayan tanışmamız da ayrılmamız da bu kişilerin dahil olduğu süreçlerdi.
