Antipatiden başka işe yaramayan copy/past protestolar bunlar. Zorla güzellik olmaz.

Bir davada haklılık iddiası yetmez. O davayı hangi araçlarla savunduğunuz da en az davanın kendisi kadar büyük önem taşır. DÜNYA MAĞDURLARIN ETRAFINDA DÖNSEYDİ mağdurlar coğrafyası Ortadoğu sittin sene kan, gözyaşı ve savaşın esiri olmazdı. Gazze'de soykırıma varan bombardımanlara dünya sessiz. Elini vicdanına koyan parmakla sayılacak kadar az insan bu suça ortak olmamak için sesini yükseltmeye çalıştı ama sonuç aynı. Bu sessizliğin arka planında basit olmayan bir nedensellik ağı söz konusu. Ancak şunu söyleyebiiliriz; El-Kaide ile yükselişe geçen, IŞİD, El Nusra ve türevi örgütlenmelerin güçlenmesiyle artan, Suriye Savaşı'ndaki kitlesel göçlerle birlikte Batının siyasetine de damgasını vuran islamofobinin büyük bir etkisi var.  Kin ve nefret ekenler harman zamanı geldiğinde ekinlerini toplarlar. Batı, sömürdüğü topraklara kin ve nefret ekti ancak meselenin bir ucunun kendisine değmeyeceği koşullar yaratarak bu çatışma halinden hep beslendi. Suriye'nin şebbihaları ve bunlara karşı IŞİD, el nusra ve türevi sünni cihatçılar, İsrail'in ırkçı militarist siyasetine karşı cihatçı Filistinin kurtuluş örgütü ve Hamaslar... Ellerindeki silahların ve savaş mühimmatlarının menşeine bakmak bile vaziyeti yeterince izah etmeye yeter. Türkiye'de de durum farklı değil. 

Bu blogdaki popüler yayınlar

Akran ve siber zorbalıklarıyla çocukları kullanarak evlerin içine sızıyorlar

Film yapımcısı gibi çalışan kurgu ekipleri ve troll ağları

Hz Musa'yı Isıran Köpek