Welcome to Ela's Republic Şinpū Tokubetsu Kōgek

Bu toprakların kadim halkı Kürtler olarak binlerce yıldır buralıyız ve buralı olmaya devam edeceğiz. Bir Kürde etnik Türk milliyetçiliğini dayatmak utanç verici bir siyasettir. Belki yüz yıl evvel bunu mümkün kılmak bir kıvanç meselesiydi. Ancak 2023'de bir Kürde Türk milliyetçiliğini dayatmak algısal/zihinsel bir kusurun değilse ahlaki bir eksikliğin işaretidir.  Bu durum Türklüğü arzu edilen bir etnik kimlik yapmıyor, tam aksine istenmeyen antipatik bir etnik kimliğe de dönüştürüyor.  Anayasal eşitlik anlayışı vatandaşlık tanımı üzerinden kurulmadıysa orada huzur ve refah olmaz.  Kafam ezilse de Kürdüm ezilmese de Kürdüm. Ne mutlu Kürdüm diyene. Not: Oy verme yaşımdan beri Kürtlerin hakları için mücadele iddiası taşıyan siyasilere ve siyasetçilere oy veren bir yurttaşım. Meselenin siyaset zemininde görünür olmasını ve çözümün yine siyasette bulunmasını önemsiyorum. Son yıllarda Kürtlerin haklarına ilişkin en ufak bir kazanımlarının olmadığına inandığım, sürekli baskı al...

Wall Street Journalın haberine göre, İsrail ve ABD, 1982'de FKÖ üyelerinin sınır dışı edilmesine benzer şekilde düşük seviyeli Hamas üyelerinin üçüncü bir ülkeye sınır dışı edilmesini tartışıyor. Olasılıklar arasında: Türkiye, Rusya veya İran gösteriliyor. [ Israel Considers How to Remove Threat of Hamas Fighters in Gaza ]

 

Such a radical ideology that claims to be perfect. Similar ones happen to Jews as well... 

Allah kimseye, dedesi Haydarpaşa-Sakarya tren hattında naneli şeker satarak  ülkenin zenginleri arasına giren Cem Uzan şansı vermesin, amin. Hafıza - 2002 Genel seçimlerde parti mitinglerinde bedava yarım ekmek arası döner+ayran dağıtan Genç Parti %7.25 oy aldı. Sonraki yıllarda emek harcamadan kazanmayı ve bedavayı seven bir halk kitlesi bulan Gülen Cemaati bu durumu fırsata çeviren en büyük örtük iktidar ortağı oldu. Sonrası herkesin malumu #15Temmuz2016. Cem Uzan'ların yolsuzluk imparatorluğu zamanlarında off shore hesaplarından dövize yüksek faiz almak için sıraya girenler ve devletin hazinesini boşaltan batık bankalar ... Değişen tek şey taktik ve isimler. Yoksa yağma, yolsuzluk, açgözlülük ve talan geleneği aynen devam ediyor. Bizlere de düşen; yakmaya dahi korktuğumuz doğalgazın faturasını düşünürken zenginlerin içinde düştükleri hale üzülmektir...

 

Tramvay ikilemi insan eylemlerindeki ahlaki katmanları ortaya çıkarmayı amaçlayan bir deneyidir. 1967 yılında Philippa Foot tarafından geliştirilen, 1985'te Jarvis Thomson tarafından uyarlananan bu deneyde bir eylemin ahlaki değerinin yalnızca sonuçları üzerinden değerlendirilmesinin doğru olmadığı sonucuna varılabilir. Başka bir ahlaki ikilemi/karmaşayı Nürnberg mahkemelerinde yargılanan Nazilerin soğukkanlı savunmalarında görebiliriz. Emir komuta zincirinde ve adanmış bir ideoloji uğruna yapılan herhangi bir şiddet eylemindeki şahsi sorumsuzluğun - biz buna insanlıktan çıkmak diyelim -  şiddeti anonimleştirdiği, norm'alleştirdiği, legalleştirdiği görülür. Çıplak elle ve sıcak temasla yapılan katliam ile düğmeye basılarak yapılan katliamları karşılaştırmak için biraz daha zamanın geçmesini bekleyelim...

 

Twitter gruplarında @mircoe / Emre adında biri vardı, Engin Polat'ın " yabancı ikizi " olabilir...  Dilan/Engin Polat davası hergün ana haberlere konu oluyor. Boy boy fotoları yayınlanıyor. Dikkatimi çekti geçenlerde. Sosyal medyada on küsür yıldır farklı sosyal ve siyasi çevreleri takip ederim. Engin Polat Bingöllü bir gencin twitter hesabında paylaştığı profil fotosundaki kişiye çok benziyor. @mircoe gibi bir isimdi. Almanya'dan Karslı Yudum, hapisteki abisini dışarı çıkarmak için istihbaratla kirli işler içerisinde olan Posha hesaplarıyla etkileşimde olan gruptan. Zarin'in milleti çoluk çocuğuyla tehdit ettiği zamanlar. İşin biraz daha tuhafı bu mirco/emre nickli twitter hesabının paylaştığı bazı fotolar Ataşehir'de Alis 'in annesinin ve yeğenlerinin kaldığı aile apartmanının çatı katından çekilmiş görüntüler gibiydi. Bataklık derin...  Bir insanın aynı anda iki yerde olabileceğine inanan insanların olduğu bir toplumda " Yabancı İkizi " kastin...

Protestan harketinin öncü lideri Martin Luther'in Barışa Çağrı adlı makalesiyle köylüleri ve prensleri sükûnete davet ederken, sonraları köylü isyanına karşı tavır aldığı ve " Katil ve Hırsız Köylü Sürüsüne Karşı " adlı makalesini yazdığı yardeyim...

Dünya büyük bir hızla değişiyor ve bize de hayatımıza giren yeniliklere uyum sağlamak düşüyor. Yeniliklerin bazıları hayatı kolaylaştırıyor bazıları ise tehdit olarak algılanıyor. Deepfake videolar da yaygınlığı artan teknolojiler arasında bulunuyor. Sinema sektörü için muhteşem bir buluş olarak değerlendirilebilecek Deepfake, ürkütücü olabiliyor. Öyle ki "Derin Sahtelik" adı verilen yeni teknoloji ile oluşturulan Deepfake videoları, sosyal medya devi Facebook'ta yasaklandı.  Peki, Deepfake nedir, bu yeni teknolojiyi bu kadar korkutucu kılan nedir? Deepfake, yapay zeka algoritmasıyla bir kişinin mevcut görüntüsünü başkasının video görüntüsüyle değiştirmeye olanak tanıyor. Üstelik bu teknolojiden yararlanmak için düşük ve orta seviye bilgisayarlar yeterli oluyor. Deepfake kullanılan sekt ö rler Ünlü porno siteleri ve Reddit gibi platformlar, ünlülerin pornografik içeriklere yerleştirildiği Deepfake videolar için yasak getirmiş olsa da bu teknoloji yasa dışı olara...

Eskiden kişiler rüştlerini ispatlamak için kendilerini devletle bütünleştirir ve onun bir uzvu gibi siyaset yapmayı bir erdem olarak görürlerdi. Şimdilerde ise kriminal dünyaya bulaşmış resmi ya da sivil herkes kendisini aklamak için "ben devletim" ayağına giriyorlar. Devleti kurumsal bir değer olarak yüksek raflardan indirip ayakları altına almakta beis görmüyorlar. Organize çetelerle iş tutanlar, "devletçi" olmanın kaymağını ziyadesiyle yiyenler yüksek perdeden millete parmak sallıyor. Görev ihmali yapan, haksız yollardan fazladan gelir elde eden, eş, dost, akraba bağlarını çıkar ağına çeviren insanların şu düştükleri hallerden hicap duyması gerekirken millete celallenmeleri ülkenin halini özetliyor.  Başlıktaki sorumuzu yeniden soralım: Peki ne değişti?  - Değişen şey hicap duygusunun yitirilmiş olmasıdır. Yoksa dün neysek bugün de oyuz.

Kamunun kaynaklarını gerek belediyelerde gerekse bakanlık birimleri ve diğer kamu kurumlarında toplumun belli bir kesimine aktarmak HUKUK DEVLETİ olmanın şanına yakışmıyor. Kadrolara kendi elemanlarını yerleştiren bir anlayışın varacağı yer kendi elemanlarına maaş bağlayacakları kadrolar icat etmektir. Yetişkin buz pateni adı altında Gençlik ve Spor Bakanlığının milli sporcu kadrosuna alarak maaş bağladığı alakasız kişilerden tutun da boks ve vücut geliştirme antrenörünü sanat birimlerinde müdür yapanlara kadar sistematik adam kayırmacılıın çarpık pek çok örneği var. Toplumun yarısını  Bylock vari iletişim ağlarıyla muhbir vatandaşlık yapma evresinden, örtük ödeneklerden ya da yasa ve ahlak dışı kaynaklardan maaşa bağlanan yarı resmi istihbarat kadrosuna alma yolunda ilerleyorlar. Bu yönde fazlasıyla yol kat ettiklerini söyleyebiliriz. HABER:  Sayıştay kadrolaşmayı gözler önüne serdi: Dolu koltuklara oturdular  Sayıştay denetçileri, birçok belediyede dolu kadrolara...

"Yıllardır patronların elde ettikleri kazançların önemli bölümüne her türlü vergi kolaylığı getiriliyor. Her yıl merkezi yönetim bütçeleri üzerinden çeşitli muafiyetler, istisnalar ve vergi indirimleri uygulanıyor. Patronlar, hükümet tarafından kendilerine sunulan her türlü teşvik ve desteğe rağmen, gerçek kazançları üzerinden ödemeleri gereken vergileri ödemeseler bile her zaman el üstünde tutuluyor ve bütçe kaynaklarından azami ölçüde yararlanıyorlar." [ Evrensel ]

Başlarda Marksizmin dini inançları toplumun afyonu olarak görmesinden kaynaklandığını düşünürdüm. Sonraları, SSCB Rusyasını karalamak için kullanılan "kapıda şapka varsa evine girmeyen erkek" söylencesinin etkisidir harhalde dedim. Ancak "sol"un bir ideolojiden öte kelime itibarıyla muhafazakar çevrelerde şeytanileşmiş bir terim olduğunu sonradan fark ettim. Bunun en somut örneklerinden biri  “Diriliş Neslinin Amentüsü” adlı kitapta şu ifadelerle geçiyor: “ Gerçek sağ Kur’an’da tanımlanmıştır. Kur’an’da sağcılar Allah topluluğu, solcular da şeytan topluluğu olarak, sağcıların topluluğu uğurlu topluluk, solcu topluluk da uğursuz topluluk olarak vasıflandırılmıştır ”.  Emeğin hakkını, refahın adil bölüşümünü, inanç özgürlüğünü savunmak  doğru düzgün insanların sırtını dönemeyeceği yüksek değerlerdir. Ben sol görüşlü biri olarak bu değerleri savunuyorum. Ancak toplumun muhafazakar kesimi için sol demek bir küfür işiyse ve beni şeytanileştirmek için yeterli bir gerekçe...

Mesela "öteki mahallelerin" doğrularını yazabilir mi? Ya da "kendi mahallesindeki" yolsuzlukları, tacizleri, yozlaşmayı köşesine taşıma özgürlüğüne sahip mi? Sivil ölümlerle ilgili bir hassasiyeti varsa  zırhlı araçların ezdiği sivil Kürtlerle ilgili bir yazı dizisi çıkartabilir mesela. Ancak maaşını verenlerin buna izin vereceğini sanmam. Kendi tribünlerini şaşırtacak şeyler yaz(a)mayan ezbercilerin başkalarından "doğruyu savunmayı" talep etme hakkı olamaz. Ancak kendilerinden beklenen ezberin dozunu  artırabilirler.  Aşağıdaki örnekte görüldüğü gibi. Tek doğrunın kendi doğruları olduğuna inandıklarını için etrafa hadsizce ayar verdiklerini sanmasın kimse. Orada o söylemi gerekli kılacak ziyadesiyle konforlu bağlar var.  Özetle mazlumların sırtına binip kimseyi darlamaya hakkınız yok. 

 Asuman Dabak'ın oyunculuğunu da tebrik etmek gerekir.

Kadın çocuk demeden insanları paket kurye gibi pazarlayan organize çetelerle mücadele belli ki kolay olmayacak. İşin trajik tarafı Türki Cumhuriyetlerin fuhuş ve uyuşturucu çeteleri de burada etkin bir güce ulaşmış durumda. Yani sadece yerli çetelerin değil ulus-aşırı çalışan çetelerin de hedefine girmişiz. Kızıl Elma ülküsüyle yola çıkanların ev hizmetleri için ülkeye getirdikleri kadınları ve çocukları tıpkı Aleyna Çakır Uğurcan Uygun davasının ayrıntılarında gün yüzüne çıkan yol ve yöntemlerle istismar ederek her tür işte kulanıyorlar.  via alismetamorphosis.blogspot - "Akşam yürürken hiç çalmayan telefonum çaldı. Self kasting ajansından Neslihan Hanım'ı arıyoruz dediler. Çok acayip işler dönüyor. 0536 212 34 50. Bu öyle film kastingi falan değil. Eşgal benzerlikleriyle kurulan tezgahlarda organize çetelere çalışan firma görünümlü yerler. Çoklu konum tespitleriyle yasa dışı dijital takiplerle çalışıyorlar. Bulunduğunuz ortamlarda kendi elemanlarıyla dikkat çeldirerek algı...

Israel systematically murdered Palestinian's friends and relatives and stolen their innocence. Hamas attack on October 7 worked for the same consequent. Both side ensured the continuation of military conflict. "Politics is war without bloodshed, war is politics with bloodshed." Mao Zedong We always need to prefer the first one...

Düşmanlık edenin mert olanına muhtaç olduğumuz zamanlardayız.... Öylesine söylenmiş tek bir yalan bile onlarca insanın hayatını felakete çevirebilir.  * Düşmanlık edenimiz her kimse o yalanı ya da yalanları kimlere söyleteceğini çok iyi biliyor. * Asıl muhatabıyla çatışmaya girmek yerine, o kişinin eşine dostuna akrabasına çocuğuna kumpas düzenliyorlar.  * Travmalarının acısını sinsice başkalarından çıkarmaya çalışan omurgasız insan türü, ve maalesef mevcut sistem bu insan türünün nüfusunda artışa yol açtı. 

Etnik ve mezhepsel ayrıcalıklarla şımartılan Türk milliyetçilerinin hazmedemediği her şey tepeleme önlerine  yığılıyor. Anayasal eşitliği ayaklar altına alan örtük uygulamalarla kendilerini dev aynasında gören toplum kesimleri bu ayrıcalığın rehavetine fazla kaptıldıkları için ülke bu halde. Kendilerini geliştiremedikleri gibi dünya çapında saygın yerlere gelen Kürtlere dil uzatıyorlar. İnsan azıcık utanır. Çok yazık. Benim Türk arkadaşlarım bu sığ Türk profilini hak etmiyor...

 Repsect..!

Sağ ve sol paramiliterizme çalışan kiralık elemanlar. ..  Seviyesizliğin ilericilik iddiasındaki kesimlerde ne derece yaygın bir kültüre dönüştüğünü bizzat tecrübe ettik. Zana Savaş hesabını kullanan kişinin kara propagandaki rolü 2015 Kasım'ında ortaya çıkıyor. Öncesi de olmakla birlikte derinliği ve çapı artan profesyonel itibar suikastının startının verildiği tarihtir.  Zana (Savaş Bayram) HDP'ye ve Taksim'in solcu çevrelerine takılan bir isim. O vakitler Galata'da Defni Sofuoğlu'nun işlettiği Sntrlİstanbul tasarım kafede çalışıyor. Tek ayak üzerinde on yalan söyleyen kurmaca bir karakter. Facebook sayfasında imalar içeren sevimsiz bir paylaşımı silmesi için 2015 Ekim'inde kendisiyle iletişim kuran  aracı kişiyi  kandırarak yanına çeken ( Sivaslı emlakçı Sinan Sarıkaya'yı ), ardından bu "başarısının" gazıyla sayfasında aşağıdaki paylaşımı yapacak kadar usta bir ajitatör. [ 2015 yılı boyunca haftasonları Bostancı İskelesi'nde buluştuğu kız ar...

Partimiz kuruluş aşamasındadır...

Sağlığa faydalı az radyasyonlu çaydan bol bol içtik. Prefabrik ilkokulumuza gelen fındıklardan da bolca yedik. Ben dahil on bir kardeşiz ve hepimiz maşallah turp gibiyiz. Az radyasyondan olabilir. Ziyadesiyle de espiritüel tipleriz. Devlet erkânının mizah anlayışı iliklerimize kadar işlemiş.  Radyasyondan da olabilir. Araştırılması gerekir.   Her halükarda Allah devletimize zeval vermesin. Amin.

via alismetamorphosis.blogspot İnsanlar az bilgiyle keskin yargılara varmamaları konusunda kendilerini eğitmelidir. Hele ki dezenformasyon piyasasının ve psikolojik harbin toplum tabanına yayıldığı şu çağda. Olaylar karşısında biraz durup " Acaba bu konuda bilmediğim, kavrayamadığım bir şeyler olabilir mi? " diye düşünmek herkese iyi gelecektir. Önüne servis edilen her şeye sazan gibi atlayan, onur ve haysiyeti hedef alan bilgi ve belgeleri mantığa bürüyerek kabul eden, yüzleşip teyit etme gereği bile duymayan kifayetsizler yüzünden kurumlardaki cemaat/hemşerilik/siyasi çıkar ağlarına çalışan siber çeteri açığa çıkarmaya sıra gelmiyor. Mahkeme dosyasına giren " KAYIT DIŞI GELİRİMİN HAYLİ FAZLA OLDUĞU " iftirasına göz yuman Yargı birimleriyle ve Cemaat/hemşerilik çıkar ağlarına çalışan Emniyet İstihbarattaki organize çetelerle nereye kadar mücadele edilir? Siber savaşların yaşandığı şu çağda kurumsal uyum, önleyici tedbirler ve hukuki alt yapı yetersiz kalıyor.   ...

Kadınlar  siyasi görüşlerinden ve/veya görünüşlerinden dolayı Emniyet Teşkilatına sırtını yaslayan bir takım insanlar tarafından dijital tacize maruz kalıyorsa, durum devlet ve devlet ciddiyeti adına utanç vericidir. Borsada küçük yatırımcı silkeleyen kenar mahalle spekülatörlerinin kadınları aşağılamaya programlı küfürlerini kendilerine iade ederiz. Twitter bunlara cennet. Bataklık kurbağası kendisini nasıl da halife ilan ediyor. Sırtını Emniyet Teşkilatına yaslamışlar. Yetkililerden rica ediyoruz, bunları daha fazla palazlamayın. Biz onlar adına da utanıyoruz. Her kimse, kime güveniyorsa kendilerine yakışanı sonuna kadar yapmaktan geri durmuyorlar. Kadınları takibe alan , bi mekana tek başına giremeyen ne idüğü muamma bu insan, düzeyi yerlere serip millete twitter'dan  ahkam kesiyor. Ayıptır. https://elamidirius.blogspot.com/2019/06/ne-mutlu-alevi-kurtum-diyene-hayrl.html

Haziran 2018'de Alis'i ve liseden bir arkadaşını Kadıköy'de fiziki takibe aldığı, Kırtasiyeci Sokak'ta gittikleri bir kafeye elinde açık laptopuyla yanına birini alarak geldiği ve yakındaki masalardan birine geçerek göz tacizlerine eşlik eden uygunsuz hal ve hareketlerle takibini sürdürdüğü kayıtlara geçmiş bir şahıstır? İnsanları hem dijital hem fiziki takibe alan, kimin adına ne tür işler yaptığı konusunda ifade vermesi gereken kişiler listesinin başlarında yer alıyor. Teşkilat destekli bel altı timi nin yalan ve iftiralarla, kurgu ve hikayelerle inşa ettikleri, aile mahkemelerinden çıkan kararları anne ve çocuk aleyhinde manipule edecek güce ulaştıkları kurumsal destekli saldırıları karşısında hangi araçlarla, nereye kadar mücadele edilir?! Ağırlıklı olarak çocuk yaştaki gençleri cezasızlık zırhı olarak kullanan bu köhnemiş suç yapılanmalarıyla ve onların ağa babalarıyla nasıl savaşılır?!.. Ne diyelim Allah insana düşmanın bile mert olanını nasib etsin...

Sosyal Medyanın İbrikçibaşları* 

Just stop doggin' me around

Çocuklarına sahip çıkamayan toplumlar çürümeye mahkumdur.  Devletin gözetimindeki çocukları dahi kirli emellerine alet eden örgütlü sığ zihniyete karşı sağcısından solcusuna, Kürdünden Türküne hemen herkesin aynı noktada saf tutması gerekiyor. Çünkü sosyo-ekonomik açıdan toplumun en zayıf kesimlerinin çocuklarıdır bunlar, uyuşturucudan fuhuşa her tür bataklığa çekilen çocuklar... Akşener: "Oteli olan polis müdürleri var. Fuhuş için kimsesiz yurt kızlarını çalıştırıyorlar' ' İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İYİ Parti'nin neden hedef olduğunu açıkladığı konuşmasında satır aralarında kalan bomba bir iddia sosyal medyada olay oldu. Akşener, "Eski İçişleri Bakanı olarak özellikle takip ediyorum" deyip o şok iddiayı gündeme getirdi. Yetiştirme Yurtlarındaki kızlara fuhuş yaptırılıyor "Oteli olan polis müdürleri var" diyen İYİ Parti lideri Akşener, o otellerde fuhşun da ötesine geçilerek "devletin yetiştirme yurtlarında barının kimsesiz, öksüz k...

Hiç tanımadığı kadının bilgilerini paylaşıyor, troll ağlarında hedef gösteriyor, yalan ve iftiralarla kara propaganda yürütüyor,  Bunlar taşeron troller...  Troll ağlarına servis ettikleri hikayeler ahlaki ve bilişsel seviyelerini ele veriyor. Paylaşımda bahsettiği Zana adlı kişi her gruba sızan, yalan söylemeyi yaşam biçimi haline getirmiş sinsi bir karakter. Tanıdığınız anda arkanızı dönüp koşarak uzaklaşmanız gereken tiplerden. Her tarafa oynayan satılmış bir kripto.

TÜRKİYE'DE PARALEL DEVLET YAPILANMASINDAN TÜREYEN ÇIKAR AĞLARININ ÇALIŞMA SİSTEMATİĞİ NASIL İŞLİYOR? ORGANİZE ÇETELERİN YARGI VE EMNİYET AYAĞI NASIL DEVREYE GİRİYOR?  [Adalet beklediğimiz savcıların hali - Bknz /  Haber: Cumhuriyet Savcısı Osman Ozan'dan 'Hayat Kadını' skandalı! İlişkiye girip dosyasını kapattı.] Çıkara Dayalı Kurumsal İlişki Ağları ve Yavuz Hırsızlar * HEDEFE KONULAN KİŞİ " SOSYAL MEDYA ÜZERİNDEN HAKARET " GEREKÇESİYLE ARKA ARKAYA SORUŞTURMA BOMBARDIMANINA UĞRUYOR VE MAHKEMELERCE KRİMİNALİZE EDİLDİKTEN SONRA EMNİYET TAKİBİNE ALINIYOR. * EMNİYET/İSTİHBARATA SIZAN ÇETE ELEMANLARI MAHKEME KARARLARIYLA KRİMİNALİZE EDİLEN KİŞİ ALEYHİNDE  NİTELİKLİ İFTİRA DÜZENEKLERİ  KURARAK NEGATİF ALGIYI SAĞLAMA ALIYOR. * SOSYAL VE FİZİKİ ÇEVREDEN CEMAAT/HEMŞERİLİK/SİYÂSİ NETWORKLERE ÇALIŞAN KİŞİ VE ADRESLER İFTİRA, DEDİKODU VE YALANCI ŞAHİTLİKLERDE  HAREKETE GEÇİRİLİYOR. * KONUT DOKUNULMAZLIĞI İHLALLERİ, ÇOCUK İSTİSMARLARI, FUHUŞ, FUHUŞA YER TEMİN ETME SUÇLARIN...

" Kenevir deyip geçmeyin, bugün ülkemizin iktisadi krizden çıkışındaki en önemli kaynaklardan biri bu.. Bakın, anasırı erbaa denilen 4 temel madde ne, Hava, Su, Toprak, Ateş değil mi. Bu Kenevir maddenin dört unsuru açısından da hayati önem taşır. Havayı temizler ve ormandan fazla oksijen üretir. Bakın dünyada daha az oksijenle daha sağlıklı yaşayan hiçbir canlı yoktur. Suyu temizler, Gövde yaprağındaki su, balıktan daha çok ve daha zengin fosfor içerir. toprağın kanserleşmesini engeller, faydalı canlıları korurken zararlılardan bitkileri korur. 4 Mevsimde , her çeşit toprakta yaşar ve ateşe karşı çok dirençlidir. 700 derecede alev alır ve alev aldığında da kömürden daha fazla ısı sağlar ve zehirli gaz salınımı yapmaz." Abdurrahman Dilipak

Tüm dünya "YERLEŞİMCİ" İsrail'e veryansın ediyor. Çünkü 7 Ekim'de Hamas'ın başlattığı saldırıların, Filistinlileri kendi topraklarında mülteci statüsüne düşüren İsrail politikalarının bir sonucu olduğu düşünülüyor. Ortak akıl bunu söylüyor. 1990'ların Jitem ve paralel narko devlet yapılanmasını,faili meçhul cinayetleri,  terör bahanesiyle yakılan binlerce köyü   geçelim, sadece son 15 yılda zırhlı araçların altında can veren 45 KÜRT sivili konuşalım.  "ÇÜRÜME"  Son 15 yılda zırhlı asker/polis araçlarının çarpması sonucu yaşamını yitiren çoğu çocuk 45 sivili konu alan Gazeteci Ensar Özdemir’in hazırladığı “Çürüme” isimli kitap, Diyarbakır’daki Dicle Fırat Gazeteciler Derneği’nde (DFG) basına tanıtıldı. “Kürtçe yazmadık çünkü kitabın muhatabı Kürtler değil” Tanıtıma İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şube Eş Başkanı Suzan Mehmetoğlu Aksoy da katıldı. Basın tanıtımı sonrası konuşan Ensar Özdemir, “Neden Türkçe, İngilizcenin yanı sıra Kürtçe de yazma...

 Dedemizi, atamızı tornadan çıkma adamlar yüzünden yok saymamızı bekliyorlar. 

 

Şukufe, açmamış çiçek ya da tomurcuk manasında...

-  via alismetamorphosis.blogspot -  "Veri hırsızlıklarında bankamatikten çektiğiniz paranın seri no'suna kadar biliyorlar. Nasıl kirli bir yapılanmayla karşı karşıya olduğumuzu bilin diye yazıyorum. İstihbarat birimlerinin kullanma izni olan casus yazılımlarla her yere sızıyorlar. Yerellerdeki ve kurumlardaki işbirlikçilerle yasalardan ve ortak ahlaki değerlerden azade bir gasp piyasası inşa etmişler. Telefonları, sosyal medya hesaplarını ele geçiriyorlar.  15 Temmuz  darbe kalkışmasındaki hezimetlerine rağmen saldırılarına hiç ara vermeden kaldıkları yerden devam ettiler. Bunların nitelikli iftira düzenekleri karşısında yıllardır kapasitesiz, liyakatsiz, sorumsuz kadroların işgal ettiği devlet kurumlarının acziyetiyle karşılaşıyorum. Haklı ve mağdurken  yargıdaki paralel yapılanmalarla  karşı karşıya getiriliyorum. Aşağılık düzeniniz yerin dibine batsın! Batsın ki insanca olanını kurabilelim..."  

"Anayasa Mahkemesi’nin önceki içtihatlarından her dönüşü, kendisini fiilen kapatma noktasına getiren anayasasızlık yolunda önemli birer adım olarak tarihe kaydedilmiştir. Sonuç olarak Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin Anayasa Mahkemesi kararını ortadan kaldıran ve daha da ileri giderek Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunan kararı, yüksek yargı içinde bir çatışma olmanın ötesinde, yürütmeyi denetleme ve anayasal düzeni koruma gücü ciddi düzeyde yıpranmış olan AYM’nin kendisinin de dahil olduğu bir siyasi anayasasızlaştırma sürecinin geldiği son aşamadır. AYM’nin varlığını savunmak elbette yürütmenin toplum adına denetlenmesini ve sınırlanmasını savunmak demektir. Ancak gelinen bu son aşamada, kendisi siyasi anayasasızlaştırmanın bir parçası olmuş bu yüksek yargı organının hayatta kalmasının yaşanılan devlet krizinin aşılmasını tek başına sağlayamayacağı da ortadadır." [ Oya Aydın ve Özlem Kaygusuz'un yazısı / Birikim Dergisi ]

2011'den bu yana ensemize sülük gibi yapıştırdıkları kişileri bizim kendi milletimizden seçmeleri tesadüf değil. Müesses nizam işini gayet iyi biliyor. Sahipsiz bırakılmış gençleri ya cezaevlerinde ya yetiştirme yurtlarında paramilitarizmin uyuşturucu, fuhuş, siber suç yapılanmalarının ayakçılığına yönlendiriyor. Tabiri caizse "iti ite kırdıran" müesses nizam kendi konforlu alanını böyle koruyor. Diyasporadaki Sedat Peker, Hevrin ve türevlerinin ne tür işlerde nasıl çift taraflı kullanıldıkları konusunda ilgili yerlere bir iki kelam etse, bu meseleye bir son nokta konulacak ama Peker de ya kendine hayrı olmadığından ya da bu insanlar hakkında konuşmaya tenezzül etmediğinden, oradan da sürece dair bir dış müdahale gelmiyor. Zarin/Hevrin isimlerini kullanan sosyal medya kullanıcısı kadınla Sedat Peker'in irtibatı vardı. Zarin'in çetecilik zamanlarında kirli düzeneklerle ortalığı karıştırıp sonra da birilerinin kurtarıcılığı rolünü oynadığı zamanlar (Müco). Cehennemi...

 söyleyeceklerim bu kadar...

Tunceli Kanunu kapsamında 72 kişi tutuklanmıştır. 15 Kasım 1937'in ilk saatlerinde, gecenin karanlığında, araba farları ışığında düzmece bir mahkeme kurulur. Tutukluların yakınları yoktur, avukatları yoktur, düzmece mahkemenin vereceği kararı temyiz edecekleri bir üst mahkeme yoktur, Türklerin mahkemesinde yargılanan Kürtler için tek bir tercüman yoktur. Mahkemenin idam kelimesini kullanmadan verdiği ölüm kararını anlayamadan asılanların olduğu, çağın en büyük hukuksuzluklarından biri yaşanır. İdam Cezasını uygulamakla görevlendirilen Malatya Emniyet Müdürü İhsan Sabri Çağlayangil hatıratında o geceye dair şunları söyler; “Diğer tutuklular Türkçe bilmediği için idam kararını anlayamadılar. Seyit Rıza’yı arabaya aldık. İkimizin ortasındaydı. Gülümseyerek ‘ Beni asmak için Ankaradan seni mi gönderdiler? ’ dedi. Ürperdim! Hayatımda ilk defa idam edilecek biri ile yüz yüze geliyordum!”. Görüşmeye çağırma bahanesiyle tuzağa düşürülen, kendi ayağıyla gelmesine rağmen tutuklanan, düzmece ...

Sömürünün son duraklarından neo-liberal küreselleşme dinamiklerine uyumlu politikalarla büyük sermaye kârına kâr katarken emekçilerin milli gelirden aldığı pay her geçen gün azalıyor. Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), "Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınan" bir sistem öneriyor. DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, siyasi partilere kanun teklifi sunduklarını, "Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınan" bir vergi sistemini önerdiklerini kaydetti. Kadıköy'den "Gelirde adalet vergide adalet!" diyerek Ankara yürüyüşünü başlatan DİSK'in talepleri şu şekilde sıralanıyor: * Gelir vergisi ilk dilim oranı ücretlilerde yüzde 10’a düşürülmelidir. * Vergi tarife dilimleri en az yeniden değerleme oranı veya asgari ücret artış oranı kadar artmalıdır. * Asgari ücret vergi istisnası vergiden indirim yoluyla değil matrahtan indirim yöntemiyle uygulanmalıdır. * İşverenlere sağlanan 5 puan SGK prim desteği işçilere de sağlanmalıdır. *...

Gazze'deki insani kıyımın bir an önce son bulması için Başbakan Rishi Sunak'ın ofisi önünde bir araya gelen sağlık çalışanları, bombardıman altında her an ölümle burun buruna olan Gazze'deki meslektaşlarının mesajını okurken duygusal anlar yaşadı.

"Hamas is an idea. This idea is fed on the blood of martyrs. Israel is giving Hamas an abundant supply." - Chris Hedges

"Gda enflasyonunda Türkiye OECD ülkeleri arasında Haziran ayında yüzde 53.9 du Eylül ayında yüzde 75.1 olmuş. Bu yetersiz beslenen çocukların sayısının 3 kat arttığını, bodurluğu, fiziksel/zihinsel gelişim bozukluğunu, kronik açlığı, okulu bırakan ve çocuk işçi sayısının yükseleceğini , suça sürüklenen ve bir daha yoksulluk döngüsünden kurtulamayacak milyonlarca çocuğun önümüzdeki yıllarının hikayesi. Kimin umurunda… Bizlerin çocukların yanında olacağız. Sağlıklı #OkulYemeği ’ ni sosyal medyada paylaşmayın hemen şimdi uygulayın Sayın @drfahrettinkoca ."  Derin Yoksulluk Ağı kurucularından Foggo   Hacer Foggo Food Inflation (%) Türkiye : 75.1 Hungary : 13.2 Iceland : 12.4 UK : 12.2 Colombia : 11.5 Spain : 10.5 France : 9.9 Japan : 9.7 EU : 9.4 NZ : 8.9 Italy : 8.5 Germany : 7.7 Mexico : 5.9 Canada : 5.8 Korea : 5.1 Australia : 4.7 Switzerland : 3.8 USA : 2.4