Kurumsal veri bankalarına yüklenen sistematik taraflı, bağımlı, hatalı, sorumsuz veri girişleri
SAĞ VE SOL PARAMİLİTER SİBER KUMANDA MASALARININ ÇAPRAZ SALDIRILARINA MARUZ KALDIĞIMIZ BİR DEVLET ÇATISI ALTINDA GÜVENDE DEĞİLİZ.
ÖRTÜK FİŞLEMELER TARİHİN HİÇBİR DÖNEMİNDE OLMAYAN YENİ TEKNOLOJİLERLE OTOMASYONA BAĞLANMIŞ DURUMDA.
via alismetamorphosis@blogspot
DEVLETİN GÖREVİ MAĞDURİYET YARATMAK DEĞİLDİR
DEVLETİN GÖREVİ MAĞDURİYETLERİ GİDERMEK VE BAŞTA ÇOCUKLAR VE KADINLAR OLMAK ÜZERE TOPLUMUN GÜVENLİĞİ SAĞLAMAKTIR
Yapay Zeka destekli Emniyet/İstihbarat soruşturmalarında algoritmadaki hatalara ek olarak art niyetli dikkat çeldirmelerin devreye girmesiyle sistematik itibarsızlaştırma saldırıları başladı.
"Ön yargı otomasyonu"na dönüşen kurumsal veri bankalarına girilen her bir hatalı bilgi yapay zeka programlarının kullanıldığı Emniyet/İstihbarat soruşturmalarını manipule ediyor. Basit bir davanın İNTERPOL soruşturma aşamasına gelmesinin arka planında bu sistemin art niyetli kişilerce manipule edilmesi yatıyor. Profesyonel dikkat çeldirmelerde muhalif toplum kesimlerini "kolay av" gören paramiliter çeteler devreye giriyor. Çünkü işin bir piyasası var. Gaspçı zihniyetleriyle cemaat/hemşerilik/siyasi çıkar ağlarıyla kendi paralel ekonomilerini inşa etmiş durumdalar. Mahalle aralarında gezen, paravan kontratlı evleri fuhuş ve fuhuşa yer temini için kullanan adi çetelerle, kara paraların aklandığı sosyal medya hesaplarını yöneten, internet tuzaklarıyla çocukları cezasızlık zırhı olarak kullanan ulus-aşırı siber çeteler koordine çalışıyorlar.
Manipulatif bilgi ve belge üreterek kişileri zan altında bırakan, nitelikli iftira düzeneklerini otomasyona bağlayan, davaların istihbarat soruşturmalarını mahalleden Trabzonlu Hülya gibi kendi cemaat/hemşerilik ağına bağlı kişi ve adreslere yönlendirerek yargı kararlarını manipule eden bu devasa suç yapılanması takdir edersiniz ki benim şahsi davamı misliyle aşan kamusal bir güvenlik sorununa işaret etmektedir. Kurumlardaki paralel yapılanmalarla bağlantılı kişi ve adresler mercek altına alınmalıdır: Türk Tipi Nomenklatura: BKNZ
Bana ve aileme yönelik yıllara uzanan kurumsal destekli itibar suikastının arka planında, 2014'te anlaşmalı boşandığım TMSF personeli Fatih Kemal Altaylı'lının TMSF Yozgat kontenjanından avukat eşi Nagihan Gür Altaylı'nın Yargıdaki ve troll ağlarındaki kişisel bağlantıları var. Bunlar itibarsızlaştırma saldırılarında sosyal medyanın taşeron trolleriyle sınırlı kalmıyorlar. Sosyal ve fiziki çevrenizde ahlaki/bilişsel kapasitesi zayıf insanları nitelikli iftira düzeneklerine dahil ederek saldırılarını garantiye alıyorlar.
Yapay Zeka destekli istihbarat soruşturmalarında dikkat çeldiren isim ve eşgal benzerlikleri ve çok daha fazlası:
Hatalı veri girişleri ve bağlantısal hataların yanı sıra bilinçli dikkat çeldirmelerle kurulan itibarsızlaştırma piyasasında en büyük zararı her halükarda bizler görüyoruz.
Biz kimiz; bizler makbul olmayan vatandaşlarız, yani ne Türk ne de Sünni olan, Alevi Kürtleriz. Onur ve haysiyetimiz üzerinde tepinen, can ve mal güvenliğimizi paramiliter çetelerin saldırılarına açık eden bir devlet aklıyla nereye kadar hangi araçlarla mücadele edebiliriz?!
GEZİ İLE BAŞLAYAN ÇAPRAZ ESPİYONAJ FAALİYETLERİ VE DÜŞMAN İSTİHABARATLARINI ARATMAYAN SALDIRI DÜZENEKLERİ
[Not - Altaylı soyadı FETÖ'nün Orta Asya Türki Cumhuriyetleri yapılanmasında rol aldığı ve hakkında CIA ajanı olduğu iddia edilen Enver Altaylı gibi kilit bir ismin de soyadıdır. Eski eşimin ailesi Samsunlu Altaylılarla hiçbir alakası yoktur.]
2013 Gezi Olayları'nın ilk günlerinde mağrip ülkelerine giden Erdoğan, Atatürk Havalimanında bir basın toplantısı düzenlemişti. Eski eşimin de akrabası olan Altaylı soyadlı Reuters muhabirinin sorusuna Erdoğan tepkiyle karşılık vermişti. Twitter'da günlerce hükümet yıkılmış gibi "yeni hükümet kabinesi" adıyla servis edilen karikatürize edilmiş kabine listesinin üçüncü sırasında Erdoğan'ın o basın toplantısında azarladığı ALTAYLI soyadlı Reuters muhabirinin ismi vardı. Samsun Çarşambalı Altaylı ailesinden Antalya'da otelcilikle uğraşan Celal Altaylı duruma hemen müdahale ederek eski eşimin aynı soyadlı kuzeni olan Reuters Muhabirinin bütün sosyal medya hesaplarını kapattırdı. Bu durum beni dolaylı olarak hedef tahtasına koyan olaylardan biri oldu. Bir dönem benim de Reuters'da muhabirlik yapmış olmam dikkatleri çeldirmeyi kolaylaştırdı. Google Plus sayfamda aniden olağandışı bir hareketlilik başladı. Google istatistiklerinde sayfalarımın görüntülenme sayısı 12 milyonu buluyordu. Birilerinin Gezi Olaylarıyla birlikte sayfalarımı ve dolayısıyla beni açık hedef haline getirdiği ortadaydı. Blog'umun öncülü Google+ sayfamda Alevi Kürt kimliğim ve muhalif duruşumla haber analizleri yapıyor olmam troll saldırılarını kolaylaştıran bir faktör oldu. Eski eşimin akrabası ve azılı bir Kürt düşmanı olan Celal Altaylı hedef şaşırtırken bir taşla iki kuş vurmuştu. İtibarsızlaştırma saldırılarının sistematik hale gelmesi üzerine algı manipulasyonlarını ve dijital hilelerle yapılan dikkat çeldirmeleri kayıt altına almaya başladım. 2015 Kasım'ında troll hesaplar tarafından yapılan seviyesiz paylaşımlarla açıktan hedef haline getirildim. O gün bugündür sosyal ve fiziki çevreden başkalarının cürümlerini sürekli olarak benim haneme yazmayı otomasyona bağlayan bir siber saldırı altındaydım.
