via alismetamorphosis.blogspot
[2020 yılında kaleme aldığım Blog yazım]
Ülkemizde çocukların dünyasında ne tür olayların cereyan ettiğini araştıracak sosyal bilimciler ve ilgili devlet kurumları var mıdır?
Ergenlik psikolojisine hakim profesyonel merkezlerden yönetilen suç networkleri kendi ekonomilerini inşa etmiş ve devletin kılcal damarlarına kadar etkinliğini kurmuş durumda. 11-12 yaşlarında sosyal ağlarda ve bilgisayar oyunlarında ileri teknik ve psikolojik yöntemlere maruz kalan çocukların iradeleri kırılıyor. Toplumdaki siyasal ve sosyal karşıtlıklar ile kin ve nefret ögelerini besleyerek "yolunu bulan" kirli bir yapılanma bir neslin altını oyuyor.
Bunları yapanların dinle, imanla, siyasetle, ideolojilerle alakaları yok.
Gözden çıkartılan ve kurban edilen "ara malzemeleri" BİZİM ÇOCUKLARIMIZ.
Ulus aşırı networklerle iç içe geçen çağın yeni suç mahallerinde çocuklarını korumakla mükellef kurum devlettir. Ailelerin bunlarla baş edebilmesinin imkanı yoktur.
2017 yılından beri babasında kalan oğlum Cem'in her sabah saat 04:20'de uyandığını söylediği bir dönem vardı. Benden uzak kaldığı şu son üç buçuk yıl boyunca çocuğumun ne tür risklerle karşı karşıya kaldığını tahmin edebiliyordum. Kedilere, köpeklere işkencelerin yapıldığı, insanların vücut bütünlüklerinin bozulduğu ağır şiddet videoları, sapkın pornografik içerikler İnternetin ucunda yaşayan çocuklara MEYDAN OKUMA LİSTE GÖREVLERİ olarak sistematik biçimde izletiliyor. ÇOCUKLARIN İRADELERİ ileri psikolojik yöntemlerle kırılıyor. Gerçeklik algıları ve ruh sağlıkları bozulan çocuklar, sanal hipnoz alanına çekilerek belli odaklar tarafından kolayca kumanda ediliyor.