Dile getirilen "hassasiyetler" gölge arketiplerin gücünü gösteriyor
İnsanların olduğu kadar toplumların da fikrinde ne varsa zikirlerinde de o olur. Muhafazakar kesimin "kadın hassasiyeti" salt dini gerekçelerle açıklanamaz. Bunun altında dışarıya karşı duyulan korku ve kendinden olanı koruma hissi olduğu kadar geçmişten gelen çarpık "fetihçi" anlayışın zihinlerdeki ters izdüşümlerinin de etkisi vardır. Bu korkuların kaynağı "öteki" toplumların kadınlarını ve çocuklarını ganimet olarak gören köhne zihniyettir. Yüzlerce yıl geçse de farklı olanı onların değerleriyle anlamak istemez, buna çaba sarf etmez, ancak kendi gördüğü biçimiyle yorumlar ve öyle muamele eder... Tesettürsüz kadını perdesiz eve benzeten ve "Bunlara her şey müstehaktır" diyen anlayış dünyaya ne barış ne kardeşlik ne de huzur getirir. Çünkü videodaki paylaşımda görüleceği üzere kadının adını bile kamusal alandan sakınanlar, sokaklarda rahatça gezen kadından muhakkak ki rahatsız olurlar. İslamofobi - bir yerde haklı olarak - tam da bu zihniyetten doğuyor. İdeal ya da gerçek İslam adı altında yükselen hareketler tam tersi güç odaklarının kullanışlı maşasına dönüşüyor. Yerel ölçektekiler sistematik hak gasplarıyla, istismarlarla, uyuşturucu ticaretiyle, hırsızlıkla, fuhuşla anılırken "namus" kavramlarının içinin nasıl da boş olduğunu tüm dünyaya gösteriyor. Kendini sorgulayıp dünyaya insanlığın ürettiği ortak iyi değerler üzerinden entegre olmak yerine, ortaya çıkan manzaralardan hicap duyacak müdedeyyin kalmayana kadar da böyle devam edeceğe benziyor.
Not: Sınırımızın hemen ötesinde İslam Devleti kurmak için yola çıkanlara yıllardır maddi manevi destek veren Hükümetten biri X'e girerek (twitter'a) sınır boylarındaki herhangi bir ilçenin adını yazsın; Karkamış, Nizip, İslahiye, Akçakale vs. Karşısına ilk çıkacak sayfalar eskort/fahişe sayfaları olacaktır. Çünkü 2011'de başlayan Suriye iç savaşı sınırın bu yakasında fuhuş sektöründe dikkat çeken bir "canlanmaya" yol açtı. Savaşan askerlerin uzun yıllar rahatça girip çıktığı ülke sınırlarında böyle imkanlar da vardı (!). Başkalarının kadınlarını fahişe olarak kullanmak, hakimitlerindeki topraklarda kendilerin gibi olmayanların kadınlarına ve çocuklarına el koymak bu zihniyette bir gelenektir ve buna izin verenler de kendi ülkesindeki kadınları kökten dincilere dolaylı olarak pazarlamışlardır. Kadın onur ve haysiyetini hiçe sayan, kadın bedenini pazar malı olarak kullanan her ideoloji sorunludur.