Her Ulus gibi Kürt'ler de çeşit çeşit
Derin devletin üstün çabaları neticesinde nüfusun büyük çoğunluğu"terörizm" ile Kürtlüğü bir bütün olarak algıladı. Örgütlenmek gibi ilerici toplumlara has eylemlerin neticesinde vücut bulan "Örgütlülük" bile bilinçli çağrışımla sadece terörizmle ilişkilendirildi. Yaratılan bu negatif algıyla bütünleşen bir Kürt tipolojisi yaratıldı. Buna ne ülkenin ilerici sosyalist kesimlerinin yüksek sesli itirazı oldu ne de muhafazakar Kürtlerin. Tek kanallı trt yıllarından bu yana "ölü olarak ele geçirilen eşkıya" haberleriyle asgari muhakeme yeteneği köreltilen yurttaş, kendisine öğretildiği gibi, boş vakitlerinde bebek doğrayan bir adamı, bütün müsibetlerin baş müsebbibi olarak görme kolaylığına sığındı. Neyse, bu kısımlar bizi aşar. Sadede geliyorum. Yarın yapılacak İBB seçiminde İmamoğlu'ya destek için İstanbul'a geldiğini söyleyen onlarca Kürt Din Adamı (Mele) var. Melelerden biri kendisine uzatılan mikrofona Türkçe olarak "Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır" diyor; devlete karşı silahlı isyanı başlatan PKK lideri Öcalan, boykotu işaret ediyor; Kürt sorununun Mecliste siyaset yoluyla demokratik hakların teslim edildiği yeni bir Anayasal uzlaşı ile mümkün olduğuna inanan kesimin temsilcisi Demirtaş, İmamoğlu diyor; Kandil dağ kadrosu, ırkçı koalisyona yaslanan iktidara tavrını ortaya koymak için taktiksel olarak İmamoğlu diyor; Irak Kürdistanı Bölgesel Yönetimi her seçim arefesinde olduğu gibi Erdoğan'a destek ziyaretinde bulunuyor. Vallahi bir Kürt olarak keşke hepimiz aynı dünya görüşlerine sahip olsak da şu devletsizlikten kurtulsak diyordum ama ortaya çıkan parçalı manzara bunun o kadar da kolay bir iş olmadığını gösteriyor.