Türkiye Kürtlerinin Ulusalcı ve Muhafazakâr Gericilikle Bitmeyen İmtihanı
Kürt meselesinde, statükocu ilkel zihniyetin kronik hastalığına çare yok. Bunu baştan belirtelim.
Muhafazakar Demokratların demokratlığından ise Kürtlerin payına düşenin ne olduğunu son on sekiz yılda yeterince tecrübe ettik. Kürtleri ikinci sınıf vatandaş statüsünde gören çürümüş bir sistemden yayılan kesif kokuyu artık hiçbir cilalı söz bastıramıyor. İkiyüzlü faşizan yargınız, vatandaşa eşit mesafede durması gereken çakma hukuk sisteminiz Aile Mahkemelerinden çıkan kararlara kadar her yerinden dökülüyor.
Devletin, kuruluşundan bu yana yok saydığı, ötekileştirdiği Alevi, Kürt, Sosyalist azınlığa yönelik tavrında bir milim değişikliğin olmadığı, önemli davaların YARGI KARARLARINDAN açığa çıkıyor. Onurlu bir birliktelik ihtimaline de kibrit suyu dökülüyor.
Devletin, "ötekileştirdiği" kesimlere açıktan sergilediği tavrın bir de görünmeyen yüzü var ki, orası gerek iç kamuoyuna gerekse uluslarüstü kamuoyuna taşınmadan çözümlenemeyecek bir meseleye dönüşüyor: Yapay zeka destekli mafya vari paramiliter yapıların toplumda yarattığı tahribata ancak olan bitenler kamuoyunun bilgisine sunulursa belki bir çare bulunur.DEVLETİN KURUMLARINDAN ÜMİDİ YİTİRDİK. TOPLUMUN SAĞDUYUSUNA GÜVENMEKTEN BAŞKA ÇAREMİZ KALMADI. Çağın paramiliter maskeli, ulusaşırı siber çetelerini çoluk çocuk demeden muhaliflerin üzerine salan yasalardan muaf şer odakları, artık birer sektöre dönüşerek, toplumun hemen her kesiminde karşıtlıkları ana malzeme yaparak değerler erozyonuna sebep oldu. Yerine yenileri konmaksızın mevcudun imhası ekonomik sorunlarla ve işsizlikle birleşince, yedisinden yetmişine toplumsal tabandaki histeriyi arttırdı. Saldırıların hemen hepsi cinsellik eksenindeki dönen kurgu, kumpas, tezgah ve senaryolar üzerinden yapılıyor. Pedofil, ensest, fuhuş, pornografik çekimler ve bu çekimlerde hedefteki kişileri zan altında bırakan profesyonel dijital manipulasyonlar, elde edilen manipulatif belgenin öz yeğenlere kadar servis edilmesi, bütün bu ahlaksız düzenekten beslenen çeteleşmelerin peydah olması... Bunların her birinin altında dürtüsel davranmaya meyilli, kontrolsüz, sapkın, açgözlü, ahlaki değerlerini yitirmiş çiğ zihniyet yatıyor.
Özgüvenli güçlü bir devlet anlayışı, işini layıkıyla yapan bağımsız ve tarafsız yargı sistemiyle mümkündür. Farklı güç odaklarının iktidardaki güç dalaşıyla geçen kısır döngüler, halihazırda kırıntılarına razı olduğumuz adalet anlayışına da rahmet okutuyor.
Muhafazakar Demokratların demokratlığından ise Kürtlerin payına düşenin ne olduğunu son on sekiz yılda yeterince tecrübe ettik. Kürtleri ikinci sınıf vatandaş statüsünde gören çürümüş bir sistemden yayılan kesif kokuyu artık hiçbir cilalı söz bastıramıyor. İkiyüzlü faşizan yargınız, vatandaşa eşit mesafede durması gereken çakma hukuk sisteminiz Aile Mahkemelerinden çıkan kararlara kadar her yerinden dökülüyor.
Devletin, kuruluşundan bu yana yok saydığı, ötekileştirdiği Alevi, Kürt, Sosyalist azınlığa yönelik tavrında bir milim değişikliğin olmadığı, önemli davaların YARGI KARARLARINDAN açığa çıkıyor. Onurlu bir birliktelik ihtimaline de kibrit suyu dökülüyor.
Devletin, "ötekileştirdiği" kesimlere açıktan sergilediği tavrın bir de görünmeyen yüzü var ki, orası gerek iç kamuoyuna gerekse uluslarüstü kamuoyuna taşınmadan çözümlenemeyecek bir meseleye dönüşüyor: Yapay zeka destekli mafya vari paramiliter yapıların toplumda yarattığı tahribata ancak olan bitenler kamuoyunun bilgisine sunulursa belki bir çare bulunur.DEVLETİN KURUMLARINDAN ÜMİDİ YİTİRDİK. TOPLUMUN SAĞDUYUSUNA GÜVENMEKTEN BAŞKA ÇAREMİZ KALMADI. Çağın paramiliter maskeli, ulusaşırı siber çetelerini çoluk çocuk demeden muhaliflerin üzerine salan yasalardan muaf şer odakları, artık birer sektöre dönüşerek, toplumun hemen her kesiminde karşıtlıkları ana malzeme yaparak değerler erozyonuna sebep oldu. Yerine yenileri konmaksızın mevcudun imhası ekonomik sorunlarla ve işsizlikle birleşince, yedisinden yetmişine toplumsal tabandaki histeriyi arttırdı. Saldırıların hemen hepsi cinsellik eksenindeki dönen kurgu, kumpas, tezgah ve senaryolar üzerinden yapılıyor. Pedofil, ensest, fuhuş, pornografik çekimler ve bu çekimlerde hedefteki kişileri zan altında bırakan profesyonel dijital manipulasyonlar, elde edilen manipulatif belgenin öz yeğenlere kadar servis edilmesi, bütün bu ahlaksız düzenekten beslenen çeteleşmelerin peydah olması... Bunların her birinin altında dürtüsel davranmaya meyilli, kontrolsüz, sapkın, açgözlü, ahlaki değerlerini yitirmiş çiğ zihniyet yatıyor.
Özgüvenli güçlü bir devlet anlayışı, işini layıkıyla yapan bağımsız ve tarafsız yargı sistemiyle mümkündür. Farklı güç odaklarının iktidardaki güç dalaşıyla geçen kısır döngüler, halihazırda kırıntılarına razı olduğumuz adalet anlayışına da rahmet okutuyor.
