Kayıtlar

Mayıs, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Gücüne ve haklılığına güvenenler, ısıran köpek gibi davranmazlar...

Resim
Zülmeden tüm "muktedirler" gücüne güvenir ancak haklılıkları çoğu zaman sallantıda olduğundan Musa'yı ısıran köpeğe dönüşmeleri an meselesidir... Ve Hz Musa der ki;  "O köpekti köpekliğini  yaptı. Ben insanım, insanlığımı yaptım"

Devletin görünmeyen yüzündeki hesaplaşmalar hukukun suiistimal edilmesine yol açıyor

Resim
İnsanların hayatından çalmak en büyük hırsızlıktır ÖMÜR BU DİLE KOLAY... Başörtüsü eylemleri için üç kızıyla idamla yargılanıp hapis yatmıştı HDP eski milletvekili Hüda Kaya, HDP MYK üyesi olduğu için yargılandığı 6-8 Ekim Kobani davası gerekçesiyle 7 aydır tutuklu. Ancak bu Kaya’nın ilk tutukluluğu değil. 1998 yılında başörtüsü eylemlerine birlikte katıldığı 16,17,18 yaşlarındaki üç kızıyla beraber tutuklanıp idamla yargılanmış , kızlarıyla birlikte hapis yatmıştı. Kızlarından birini cezaevinden çıktıktan sonra trafik kazasında kaybetti. Cezaevinde başlayan Kürt meselesine ilgisi üzerine katıldığı HDP’den milletvekili seçildi. 28 Şubat sürecinde Devlet Güvenlik Mahkemelerinde (DGM) “Ulusal Bir Heyecan Gecesi ve Başörtüsü” başlıklı yazısı sebebiyle 20 ay tutuklu kalan Hüda Kaya, bugüne gelindiğinde gerçek bir yargılamadan ziyade kamuoyuna hitap eden  Kobane Davası 'nda - göründüğü kadarıyla - hukuki delil sayılması eşyanın tabiatına aykırı olan delillerle 7 aydır tutuklu olarak yar...

İnsanların şaibeli ölümleri ve öncesinde hazırlanan kurgusal mesajlar

Resim
Aynı merkezlerden yönetiliyorlar.  Hedefe konulan kişinin son mesajlaştığı kişi/lerle kurduğu cümlelerin üzerine hikaye ve kurgularını ekleyip intihar/zehirlenme vs süsü vererek insanları öldürüyorlar. Bu şekilde basına yansıyan şaibeli ölümler var. Bir de basına yansımayan olaylar...- Hasbel kader hayatta kalmış biri olarak yazıyorum bunları. Evimde kaynağı muamma kimyasallarla zehirleniyorum (2020/Haziran 112 acil kaydı) ama bu olay niyeyse kimsenin ilgisini çekmiyor...!

Her çağın gelişmiş toplumları bir evrede mutlaka barbar aşısıyla karşılaşmıştır

Resim
Bu bitmeyen bir döngüdür. Almanlar mesela, ikinci dünya savaşının yenilgisinden sonra tekrar yükselişe geçtiler ve ilk barbar aşısını işçi göçüyle aldılar, ama kontrollü göçü sistematik entegrasyon projeleriyle, bir miktar barbar aşısı olsa da , kendi lehlarine çevirdiler. Bizimkisi 1071'de başladı. Susuzluktan, açlıktan bitab düşmüş konar-göçer yağmacı bir halka kucak açtık. Ama biz Kürler olarak bu barbarları iyi eğitemedik. Misafirperverliğimizin suiistimal edilmesine hep göz yumduk. Entegre edeceğimize biz onlara entegre olduk. Misafirliğin de kısası makbuldür.  Turan topraklarına giden yolcu kalmasın. 

Kaplanlar, Daltonlar derken çetelerin başında Ma Baker gibi biri çıkarsa şaşırmam

Resim

Radikal dincilikle insan kasabı olmak arasında sıkı bir ilişki olduğu muhakkak!

Önce dünyanın açık hava insan laboratuvarına çevirdikleri, insan yoğunluğunun en fazla olduğu yerleşim birimi Gazze'yi, 7 Ekim 2023 Hamas saldırılarının ardından bu defa çocuk mezarlığına çevirdiler! Bütün dünya izlemekle yetiniyoruz... Aklın, mantığın ve insanlığın ortak vicdanının dışarıda bırakıldığı her ideloji ve her inanç bu dünyanın kötü huylu urudur.  Radikal dincilikle insan kasabı olmak arasında sıkı bir ilişki var. Ekonomik gelişmişlik bu vahşiliği değiştirmiyor. Ortaçağ kaçkını IŞİD'in diğer Müslümanlar dahil kendisi gibi olmayanlara reva gördüğü şiddet ve yok etme arzusunun benzerini Ultra Yahudilerde görüyoruz. Gazze'deki Filistin halkına insan gözüyle bakmıyorlar. Bütün radikaller gibi hasımlarını hayvan mertebesinin daha aşağısında görüyorlar.  İsrail'in Refah'a yönelik bombalı saldırılarında sosyal medyaya düşen trajik görüntüler sözün bittiği yer değilse nedir. Koskoca devlet adamlarının gün yüzü görmemiş süt bebelerine varana kadar hiçbir gücü ol...

Güney Kore Meclisi, köpek eti tüketimini yasaklayan tasarıyı onayladı

Resim
Güney Kore Meclisi köpek eti tüketilmesini yasaklayan kanunu onayladı. Her yıl yaklaşık bir milyon köpeğin insan tüketimi için yetiştirilip öldürüldüğü Güney Kore'de büyük tartışmalara neden olan yasa tasarısı bugün onaylandı.  Ulusal Meclis'te yapılan oylamada tasarı aleyhinde oy kullanan olmadı ve 208 evet oyu ile  tasarı kabul edildi.   Taslak, prosedür olarak nitelenen Kabine Konseyi ve Devlet Başkanının imzasının ardından yasalaşacak.  Yasa ile  2027 yılından itibaren insan tüketimi için köpek eti yetiştiriciliği, tüketimi ve satımı yasak olacak. Kanuna karşı gelenler 2 ile 3 arasında hapis cezasına çarptırılacak.  * * * Humane Society International örgütüne göre Asya'da her yıl kesilen 30 milyon köpek, Güney Kore dışında, Çin, Vietnam, Endonezya ve Kuzey Kore'de de yeniyor.  Örgüte göre, Asya'daki kadar olmasa da, köpek eti dünya çapında  Gana, Kamerun, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Nijerya, Kuzey Hindistan ve listedeki tek Avrupa ülkes...

Sevilla (Sevillanas) from Suite española, Op. 47, No. 3

Resim

- N'örüyon Ela?

Resim
-  Hiç, oturmuşum kendime frontal sinüs, üzengi tabanı ve östaki borusu açma egzersizleri yapıyorum.

Paralel yapılanmanın bakiyesi çıkar ağları: Yerellerdeki ve kurumlardaki organize suç yapılanmaları

Resim
  alismetamorphosis@blogspot Blog yazılarım dışında şahsi olarak tanınmamı gerektirecek bir durumum olmamasına rağmen kamusal alanda izaha muhtaç birçok olay oldu.  Benzer süreçleri yıllar içerisinde kayıt altına  aldığımda ortaya şüpheye yer bırakmayacak bir manipulasyon düzeneği çıktı. Yıllardır süren ve otomasyona bağlanan bu saldırılar bugün halen devam ediyor. İtibarsızlaştırmanın büyük bir pazarı var.  S iyasi, etnik, inanç, mezhep  farklılıklarını, geçmişten gelen önyargıları birer çatışma aracı olarak kullanıyorlar.   Tüm bu işleri kumanda eden siber çeteler yerellerdeki ve kurumlardaki işbirlikçileriyle koordine çalışıyorlar. Müşterilerinin talepleri doğrultusunda hedefe koydukları kişi ve grupları sürekli olarak zan altında bırakan manipulasyonlara imza atıyorlar. Kazan/kazan formülüyle kurdukları gasp ekonomisinde i şinde gücündeki insanları internet ve telefon hileleriyle tuzağa düşürüyorlar. Akran ve siber zorbalıklarıyla çocukları " cezasızlık...

Hayvan İtlafı bir zorunluluk mudur?

Resim
Devlet sistemi, öngörülebilir olanın önünü alma kabiliyetine sahip olmalıdır. Aksi halde kurumsal yapıdan bahsedemeyiz.  Devlet, sıradan insanlar gibi dürtüsel kararlarla hareket edemez. Zira devlet denildiğinde ve elbette rasyonel devleti baz aldığımızda ilk akla gelen şey plan, proje, projeksiyon kavramlarıdır. Hayvan İtlafı bir zorunluluk mudur, gereklilik midir? 'Zorunluluk' bir an evvel çözüm gerektiren sorunları ifade ederken, 'gereklilik'  tedrici çözümler için daha uygun bir kavramdır. Bir örnek vermek gerekirse, kuş gribi tespit edildiğinde kanatlı hayvanların itlafı toplum sağlığı gerekçesiyle bir zorunluluk olarak görülürken, sokak köpeklerinin insan sağlığını ve güvenliğini tehdit edecek sayıya erişmesi matematiksel hesaplamalarla öngörülebilir ve önü alınabilir bir sorundur.   Bugün Türkiye'de 7-8 milyona vardığı söylenen başıboş köpekler konusunda yasa tasarısı hazırlanırken yaşanan kamplaşma aslında sorunlara rasyonel bakmayan kurumsal arazın toplumda...

Sosyal medya ortamlarındaki KARA PARA AKLAMA timleri ve kurumlardaki bağlantıları

Resim
Çocukları ve gençleri bekleyen yeni tehlikelerden biri de sosyal medya ortamlarındaki KARA PARA AKLAMA timleri... 

Ruh halimi iki kelimeyle ifade etmem gerekirse:

Resim
-  via alismetamorphosis.blogspot -  "Veri hırsızlıklarında bankamatikten çektiğiniz paranın seri no'suna kadar biliyorlar. Nasıl kirli bir yapılanmayla karşı karşıya olduğumuzu bilin diye yazıyorum. İstihbarat birimlerinin kullanma izni olan casus yazılımlarla her yere sızıyorlar. Yerellerdeki ve kurumlardaki işbirlikçilerle yasalardan ve ortak ahlaki değerlerden azade bir gasp piyasası inşa etmişler. Telefonları, sosyal medya hesaplarını ele geçiriyorlar.  15 Temmuz  darbe kalkışmasındaki hezimetlerine rağmen saldırılarına hiç ara vermeden kaldıkları yerden devam ettiler. Bunların nitelikli iftira düzenekleri karşısında yıllardır kapasitesiz, liyakatsiz, sorumsuz kadroların işgal ettiği devlet kurumlarının acziyetiyle karşılaşıyorum. Haklı ve mağdurken  yargıdaki paralel yapılanmalarla  karşı karşıya getiriliyorum. Aşağılık düzeniniz yerin dibine batsın! Batsın ki insanca olanını kurabilelim..."

Çok içmese Teoman iyi çocuk aslında...

Resim
Yıl 1998. Yeni mezun olmuşum. Vapura binmeden az evvel yeni kasetini satın almışım Teoman'ın. Volkman'den heyecanla dinliyorum. 'İntrosuz en güzel şarkı' diyorum içinden "O" için...

Kürt ulusunun kendi öz varlığını koruma ve sürdürme mücadelesi bir sınıf mücadelesi midir?

Resim
Soruyu bir de şöyle soralım; Kürtlerin ulusal varlığını koruma ve sürdürme mücadelesi "ezen-ezilen" ilişkisi bağlamından çıkarılarak çözümlenebilecek bir mesele midir? Kürtler toprak ve dil birliğini, etnisiteyi esas alan ulusçuluk trenini kaçırmış mıdır? Ezen-sömüren ve ezilen-sömürülen ikileminde Kürtler nerede durmaktadır? Büyük sermayeden aldığı payla ezen sınıfın saflarında yer almak Kürt kimliğine güç kazandırmış mıdır? Kazandırmış ise bunların Kürt toplumu açısından sürdürülebilirliği var mıdır? Kürt illerinde yeni nesli Kürtçeden uzaklaştıran faktörler masaya yatırılmış mıdır? Anadili değersizleştirilen, kendi öz kimliği yok sayılan bir toplumun uluslararası toplumda değerli olma şansı var mıdır? Buyrun sohpete... Görüntü - Roboski Katliamı / İnsan canının ve kanının en ucuz olduğu coğrafyada biz Kürtlere düşen pay...

Ömrümüz Türk halkını eğitmekle mi geçecek?

Resim
Üzerimize saldıkları cehennem kaçkını paramiliter çetelerle ve en sefil insan örnekleriyle savaşıyoruz. Bir de olanları bu millete anlatmak için uğraşıyoruz! Ne istiyorsunuz bizden barbarlar, hırsızlar, uyuşturucu tüccarları, çocuk tacizcileri, fuhuşçular, ırz düşmanları ve katiller, ne istiyorsunuz? Her tür dijital hilenin üzerimizde denendiği bir süreçten geçiyoruz 

Edebiyat dünyasında ilk gaslightingci karakteri işleyen roman kuşkusuz Don Kişot'tur

Resim
Gaslightingci Seyis Sancho Panza

Çarpışan çıkarın arasında kişilerin harcanması

Resim
"Bütün dünyada olduğu gibi, ülkemizde de gerek toplumsal yaşamın geniş çerçevesi gerekse günlük ilişkilerin dar çerçevesi içerisinde olup biten birçok olayın en dikkati çeken belirtisi; çatışan anlayışların, çarpışan çıkarların arasında kişilerin harcanmasıdır.  İnsanlığa hizmet ya da herhangi bir kuruma veya düşünceye hizmet adı altında veya hizmet etme niyetiyle kişilere yapılan haksızlıklar karşısında bu haksızlıkları önemsemeyen veya önemsemeye korkan ya da en kötüsü kendi çıkarları gerektirdiği için önemsemeyen insanların tutumu karşısında boğazı tıkanan, midesi bulanan kişi için tek çıkar yol, kendisini bir örnek olarak öne sürüp insanca yaşamaktır.  Böyle bir yaşamın temel koşulu kişinin ana değer olduğunu gerçekten görebilmek. Bunu her boyutuyla kavrayabilmek ve gözden kaçırmadan davranmak... Bunu göremeyenlerin çıkaracağı güçlükleri bile bile bir şeyler yapmak. Don Kişot'ça da olsa bir şeyler yapmaktır."   Felsefeci İonna Kuçuradi

Göreve liyakat yerine ihmalkarlıkta ısrar edenler için Sivas Yöremize ait özlü bir söz var +18

"A*unda züg gırığı galmuş gelin gubu yattuğu yerde yatuyoro..."

Dünyanın en rahat kombini

 

Kobane Olayları'nda birbirini katledenler Kürt'tü; provokasyonu yapanlara hiçbir şey olmadı

Resim
Katledilen 16 yaşındaki çocuk Yasin Börü de biziz, yaralanan yüzlercesi de biziz, provokasyona gelip elini kana bulayan da biziz. Bu kadar edilgen bir halk olduğumuz için kimseye söyleyecek sözümüz de kalmıyor.  Muhafazakar iktidarın Suriye sınırının 30 metre ötesinde günlerce ve belki de haftalarca dalgalanan IŞİD bayrağıyla sorunu yoktu. Yeter ki sınırın ötesinde Kürt yönetimi olmasın.  Aynı IŞİD'in Kobane'yi işgal ederek bir katliam girişimine hazırlandığı biliniyordu. IŞİD'in Ağustos 2014'te 5 bin Kürdü katlettiği, binlercesini sürgün ettiği, yaşlı/çocuk demeden dağlarda aç susuz bıraktığı Şengal Katliamı'nı kimse önlememişti. Türkiye'deki Kürt siyaseti bu defa sınırın hemen öte yanında yaşayan Kürt soydaşlarımıza ait 300'den fazla köyü işgal eden IŞİD'in Kobane'de yeni bir katliama girişmesinin önüne geçmek için zamanla yarışıyordu. Kobane Olayları'nı başlatan provokasyonların düğmesine basılmasını ben şahsen buna bağlıyorum. Zira "Kob...

Bir Adana özdeyişi hayatımızı net biçimde özetliyor

 "Anamızı ... pabucunu elimize verdiler..."

Düşmanın vicdanına oynayan her toplum kaybeder....

Güçsüzlüğün gösteri toplumu olmayı kaçınılmaz kıldığı bir çağdayız. Oysa yenilmenin de kazanmanın da bir adabı olmalı. Bu denli fütursuz, kanunsuz, ben dedikçi bir düzende vicdanlara hitap etmek kadar anlamsız bir şey göremiyorum. Kitleler aptallık örtüsüyle kamufle edilen kötülüğe ve kanunsuzluğa çoktan razıyken bu beyhude çabayı sürdürmenin anlamı yok. Kimse Kürtlerden "iyi vatandaş" olmalarını beklemiyor. Diz çöküp aşağılanmayı kabul etmemiz müesses nizama yetiyor. Fazlası herkese ziyan! Ülkedeki riyakâr siyâset ikliminde Kürt siyaseti için tek gerçek ifade şudur:  "Meclisteki Kürt milletvekilleri Türk meclisini, kendi şereflerini yerlerde süründürmek pahasına şereflendirmişlerdir." 

Barış Manço - Dönence (1982 - TRT)

Resim

Cezaevlerinde binlerce gencimiz "Gizli Tanık" marifetiyle ömür törpülüyor...

Resim
 Müesses nizamın kanun haline getirdiği kanunsuzluğu gün geliyor kendi ayağına dolanıyor... 

İkinci denemede mozaik pastanın kıvamını tam tutturunca ben

Resim
 

Kürtler böyle kutlamalara hasret kalmamalı

Kürt soprano Pervin Chakar, Amedspor şampiyonluk kutlamasında 'Hey Dilberê' şarkısını seslendirdi.

Güneydoğu Anadolu Mutfağı

Hele Meyrem Meyrem 

Gazeteciliğin hakkını verenler ve diğerleri

Resim
"Gezi zamanı dolaşan, kimin söylediğini hatırlamadığım, bir söz vardı, mealen ‘şimdi bizi göstermeyen medya kim bilir 90’larda neleri gizledi’ diye. Doğru bir tespitti. Şimdilerde nostaljiyle anılan 90’lar esasen ‘faili meçhul’ cinayetlerin, köy boşaltmaların en ağır şekliyle hüküm sürdüğü ancak bunu medyanın göstermediği, onun yerine birbiri ardına yayıncılığa başlayan özel televizyonların sabahtan akşama vur patlasın çal oynasın programlarla toplumu uyuttuğu bir dönemdi. Gerçekte nelerin yaşandığına ancak Kürt kentlerinde yaşayanlar tanıktı ancak orada yapılan haberler İstanbul’da, Ankara’da haber merkezlerinde takla attırılır, sıfatlara boğulur, gazeteciler yalancı çıkarılır, canları pahasına nasıl haber yaptıkları umursanmazdı." [Yazının devamı için bknz - Evrensel'den Ceren Sözeri ] Ömrünü mesleğine adamış namuslu gazeteciler olmasaydı, insanlık onurunu ayaklar altına alan kurumsal saldırıları - hukuken olmasa da - toplum nezdinde mahkum etmek mümkün olmayacaktı.  İ...

Divamız Ajda Pekkan neo-liberal sömürü politikalarının coğrafyamıza tam gaz giriş yaptığının ilk habercilerindi...

Resim
Sanatın ve sanatçının politik olmama ihtimali yoktur, hele de ortadoğuda... Not: Vokalde ve dansta ortadaki kişi Lale Mansur'muş 

Çok başarılı, neredeyse biraz dikelip ağrıyan belini sıvazlayacak...

Grafik yazılımlarıyla robottan çoban bile yaparlar. Benim favorim Gollum.

Kendime hayran olmamak için hiçbir neden göremiyorum...

Resim
 Zeytinyağlı taze yaprak sarması piştikten sonraki huşu hali...