Özel Harp Dairesi Nedir?

Özel Harp Dairesi, JİTEM ve korku imparatorluğu

[Aziz Üstel / 30.1.2009]

Özel Harp Dairesi, öyle davul zurnayla kurulmadı. Sessiz sedasız boy gösterdi. Varlığından uzun yıllar kimsenin haberi olmadı. 


Yıl 1953'tü. Tümgeneral Daniş Karabelen, daireyi kurmakla görevlendirildi. Kore'de, birlikte savaştıkları, Binbaşı İsmail Tansu'ya 'Benimle çalışır mısın?' diye sordu. 

'Şeref duyarım...' yanıtıyla birlikte, Tansu Binbaşı, Karabelen Paşa'nın sağ kolu oldu. 

Aynı daire, 1957 yılında, Kıbrıs'ta Türkleri Ada'dan kovmayı amaçlayan Rum EOKA Örgütü'ne karşı, Türk Mukavemet Teşkilatı'nı kurdu (TMT). Bu öylesine gizli bir kuruluştu ki, 27 Mayıs darbesini yapanlar, TMT'yi 'Adnan Menderes'in gizli milis gücü' sanıyordu! 

Tam 27 Mayıscılar TMT'yi ortadan kaldıracakken, Tansu kalktı Alpaslan Türkeş'e 'neyin, ne olduğunu' anlattı ve TMT varlığını sürdürdü. 

İlk kurulduğu yıllarda Seferberlik Taktik Dairesi adıyla çalışan bu kuruluş, 1970'den sonra Özel Harp Dairesi olarak anıldı. 

Amacı, Sovyetler Türkiye'yi işgal ederse, ülkenin dört bir yanında ayaklanmalar başlatmaktı. 

Teşkilatta subaylar değil, 'Onların yönetip yönlendirdiği sivillerden oluşan ve birbiriyle hiçbir bağlantısı olmayan, hatta birbirini tanımayan hücreler' çalışıyordu! Bölge başkanlıkları, İstanbul, İzmir, Kars, Ardahan ve Trabzon'daydı. 

İsmail Tansu: 'Biz Amerikalı subaylarla işbirliği içinde çalışıyorduk. Albay Latent, Yüzbaşı Berger, Binbaşı Hill bunlardan bir kaçının adıydı. 

ABD 1970'de askeri yardımı kesince, Genelkurmay Başkanı Semih Sancar, dairenin varlığını Başbakan Bülent Ecevit'e açıklamak zorunda kaldı. 

Kurulduğundan o güne değin hiçbir başbakan bu dairenin varlığını bilmiyordu çünkü! 


Özel Harp Dairesi 1994 yılında Özel Kuvvetler Birliği olarak adını değiştirdiyse de, Türkiye'nin son 50 yılında meydana gelen bir çok 'karanlık ve provokatif' eylemlerin perde arkasında olduğu savıyla gündeme geldi. Kenan Evren de bunu zaman zaman, üstü kapalı da olsa, açıkladı. Şimdi ÖHD'nin Libya'da, CIA'in Toroslardaki kamplarına girmeyelim. 6-7 Eylül'ü de sonraya bırakıp, gelelim Veli Küçük'ün JİTEM'ine. JİTEM, son derece karmaşık ve gerçek anlamda zifiri karanlık bir kuruluş. İnfazlarından tutun da, Susurluk'a, uyuşturucu trafiğine, Barnabas İncili'nin pazarlanmasına, Ermenilere karşı cinayet şebekeleri kurmaya, Azerbeycan'da ihtilal yapma girişimlerine değin her taşın altında var. 

Azerbaycan İçişleri eski Bakanı Siyavuş Mustafa'nın yeğeni Turan A.'nın anlattıkları bile, size JİTEM ve Veli Küçük penceresini az biraz aralayabilir: 'Veli Küçük Paşa, yanında adamlarıyla birlikte Ermenilere karşı Azerileri örgütlemeye geliyor; dayımla görüşüyor. Ben de oradaydım. Savaş sırasında çok sayıda Türk, Ermenilere karşı, Nahçıvan için savaştı. Veli Küçük burada bir kahramandır!' 

Veli Küçük, 20 Mayıs 2005'te, Stockholm Azerbaycan Kongresi'nde 'Turancılık ruhuyla hareket etmeliyiz. Çin Seddi'nden Viyana'ya değin uzanan Büyük Türk İmparatorlığu kurulmalı.' 

Bugün Ergenekon denen Korku İmparatorluğu'nun başı değil Küçük, ama mimarlarından biri. Kurucularından olduğu JİTEM aynı zamanda Korku İmparatorluğu'nun da temeline harcı atmakla kalmamış, binanın dikilmesinde de büyük rol oynamış! Aslında JİTEM için 'ordu içinde ordu' da diyebiliriz. 

Özel Harp Dairesi, Sabri Yirmibeşoğlu'nun da belirttiğince, 6-7 Eylül olaylarının tezgahdarlarından. Küçük Paşa'ya gelince, faaili meçhullerden, suikast girişimlerine; uyuşturucu kaçakcılığı ve hükümet darbelerinin hazırlanmasından, Güneydoğu'da Kürtlere yapılan zulmün tasarlanmasına değin, nice karanlık eylemlerin kahramanlarından biri olarak ortaya çıkıyor nice iddianame ve kitapta. 



Bu blogdaki popüler yayınlar

Akran ve siber zorbalıklarıyla çocukları kullanarak evlerin içine sızıyorlar

Film yapımcısı gibi çalışan kurgu ekipleri ve troll ağları

Hz Musa'yı Isıran Köpek