Aleyna Çakır Davasından Devlete Sızmış Fuhuş/Uyuşturucu/Kumpas Çetesi Çıkıyor
Siyaset ve yargı mensuplarına “eskort” diye tabir edilen kadınlarla kumpas kurma geleneğinin lokomotifi bu ülkede FETÖ ve Adnan Oktarcı'lardır.
ÜLKEYİ UÇKUR SİYASETİNE KURBAN EDİYORLAR
Basına yansıyan adli olaylarda kendilerine Ülkücü diyen ve adları Çocuk Esirgeme Yurtlarından toplanarak fuhuşa sürüklenen genç kızlarla birlikte geçen kişiler kimler tarafından korunuyor?
Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Yurtlarındaki kimsesiz çocukları fuhuş, uyuşturucu, eskort bataklığına çeken paramiliter yapılar bu toplumun ve siyaset dünyasının habisleridirler.
Her toplumun kalitesi çocuklara ve gençlere gösterilen ihtimamla yükselir. Aileler bu konuda yetersizse devlet vardır. Yetiştirme yurtlarındaki çocuklar devlete emanettir. Onların başına gelmiş veya gelebilecek her şey devletin sorumluluğundadır.
"ÜLKÜLERİ" uğruna SHÇEK'den toplanan sahipsiz gençleri fuhuşa sürükleyen paramiliter yapılanmalar ve bunlardan medet uman siyasi çevreler sorgulanmalıdır.
HABER
Müge Anlı, çifte “cinayet mi intihar mı” muamması ve Ülkücülük
[Kaynak: Jonturk.tv haber]
Gazeteci Müge Anlı’nın programında günlerdir 4 Haziran’da Keçiören’deki evinde ölü bulunan Aleyna Çakır’ın intihar mı ettiği yoksa bir cinayete mi kurban gittiği tartışılıyordu.
Müge Anlı’nın programında Aleyna Çakır’a, kendisini zorla pavyonda çalıştırdığı iddia edilen sevgilisi Ümitcan Uygun’un şiddet uyguladığı anlara ait görüntüler yayınlanmış ve intihardan çok cinayet ihtimali üzerinde durulmuştu. Ümitcan Uygun, bu iddialar üzerine göz altına alınmış ve sonra da serbest bırakılmıştı.
Bunda da Ümitcan Uygun’un babası Durak Uygun’un “Ülkücü” camiada etkili bir isim olmasının payı olduğu medyada yer bulmuştu (Ankara Ayakkabıcılar ve Çantacılar Odası Başkanlığını yürütüyor halen).
Aleyna Çakır’ın ölümü üzerine tartışmalar sürerken şok bir gelişme yaşandı. Ümitcan Uygun’un annesi Gülay Uygun (48), silahla başından vurulmuş halde dağlık alanda ölü bulundu. İlk belirlemelere göre Gülay Uygun intihar etmişti.
Müge Anlı’nın son programında Gülay Uygun’un Aleyna Çakır gibi yurtta kalan genç kızları gece hayatına yönlendirdiği önü sürülmüştü.
İddialar üzerine ‘yurt annesi’ olarak bilinen Gülay Uygun hakkında Aile ve Sosyal Politikalar Çalışma Bakanlığı müfettişleri soruşturma başlatmıştı.
Gülay Uygun’un, ölümünden Müge Anlı’yı sorumlu tuttuğu 4 sayfalık bir intihar mektubu bıraktığı bildirildi.
Buna karşın sosyal medyada, intiharın gerçekleşme biçimi baz alınarak Gülay Uygun’un öldürülmüş olabileceğine ilişkin iddialar da ortaya atıldı.
…Ve Gülay Uygun’un cesedinin bulunmasının hemen sonrasında Ümitcan Uygun ve babası Durak Uygun (kör kütük sarhoştu) avukatlarıyla birlikte kameralar karşısına geçip, Müge Anlı’yı suçladılar.
Hem Durak Uygun’un hem Ümitcan Uygun’un açıklamalarında “ülkücü” olduklarını vurgulamaları, hem Erdoğan’ın hem Süleyman Soylu’nun isimlerini zikretmeleri dikkat çekiciydi.
Şimdi, pavyonlarda rajon kesen, bir kadına hunharca şiddet uygulayan, birileri tarafından korunuyormuş gibi hava atanlar “Ülkücülük” arkasına sığınıyorsa (ki Ümitcan Uygun bu tür konularda ne ilk ne de tek), başta Devlet Bahçeli olmak üzere MHP kadrolarının ve de İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun şapkalarını önleri alıp iyice bir durum değerlendirmesi yapmaları gerekiyor.
#aleynecakır davası bugün yine Türkiye Twitter Trend liste başı oldu.
Çünkü toplum adalete olan inancını yitirmek istemiyor.
