Alevilerin ve Kürtlerin aldığı yarayı Alevilik ve Kürtlük Kimliğini savunarak sağaltabiliriz

"Alevi Kürt bir sosyalist olarak önce Aleviliğimden ve Kürtlüğümden aldığım yaranın sağaltılacağı bir siyaset zeminine ihtiyacım var.  Ötelenen, yok sayılan, aşağılanan inancımın ve etnik kimliğimin en başta görünür olmasını isterim. Kutsalımı 'mum söndü' olarak, etnik kimliğimi 'kart-kurt Kürtler' olarak gören nefret söylemlerinin üretildiği kaynağı ifşa etmekle işe başlarım. Halkımın değerlerini savunurum, atalarımın yere düşürülen onurunu ayağa kaldıracak söylem ve eylemlerle hareket ederim. Eşit haklara dayalı hukuk mücadelesi için siyaset yapan parti ve oluşumlara elimden geldiğince destek veririm. Benim Alevi Kürt bir yurttaş olarak kendi eylem planım budur."



Sosyolog Mücahit Bilici: Kürtler neden Türkiye’yi kurtaramıyor?

Türkiyeli bir siyaset yapabilmek için bir Kürt partisi olarak siyaset yapman gerekir. Kendiyle barışık olmayan başkalarıyla da sağlıklı ilişki kuramaz.

Kürt siyaseti ve Türkiye arasında paradoksal bir ilişki var. Kürt siyasetinde temsil tekeline sahip ve Türkiye’nin üçüncü büyük partisi konumundaki parti siyasette üç büyük güçten biri olması beklenirken uzun süredir sadece etkisiz eleman konumunda. Türkiyeli sayılan hacimli partilerin hiçbiri Kürtleri temsil ettiklerini düşündükleri bu siyasi partiye elini değdirip “kirlenmek” bile istemiyor.


Kürt sayılan parti vebalı muamelesi görüyor. Peki vebalı olmadığını bildiğimiz bu büyük partinin elleri neden armut topluyor? Mağdur olmak haklı olmanın garantisi midir? Mağduriyetin arkasına saklanıp beceriksizliğini sorgulamamak veya kendiyle yüzleşmeyi ertelemek kadim bir kifayetsizlik biçimidir.

Bu parti suç işlemediği halde (özgür olmadığı için) terörist yaftası yemekten kurtulamıyor. Arkasında geniş Kürt (ve kısmen Türk) halk(lar) desteği olmasına rağmen halkı yansıtmıyor. Daha ziyade ilerici bir aktivist grup, bir üniversite öğrenci grubu gibi hareket ediyor. Kazanmak ve başarmak yerine direnmek ve slogan atmayı seviyor. İktidar olmayı değil muhalefet olmayı romantize ediyor. Siyasette kütlevi bir ağırlık koyacağına gelen geçenin yumrukladığı bir kum torbası gibi kalmakta bir terslik görmüyor. Hacmi var ama yer kaplamıyor.

Bu partinin en büyük sorunu belki de bir silahlı örgütün suçunu işlemek değil vesayetinden çıkamamaktır denebilir. Ama Türkiye’nin iktidar partisinin terör örgütü saydığı o örgütle siyaset ve müzakere yapabildiği bir siyasal evrende Kürtleri temsil etmesi beklenen bu partinin siyasi başarısızlığını bununla açıklamak yeterli olmaz. Bu başarısızlığın arkasında başka nedenler aramak gerek.

Bu da bizi yazının başlığındaki soruya götürüyor: Kürtler neden Türkiye’yi kurtaramıyor? Soruyu belki şöyle sormalıyız: Kürtleri temsil iddiasındaki parti neden Türkiye siyasetinde bir ağırlık oluşturamıyor?

Kürt Sosyolog Mücahit Bilici

Yazının tamamı için bknz.









Bu blogdaki popüler yayınlar

Akran ve siber zorbalıklarıyla çocukları kullanarak evlerin içine sızıyorlar

Film yapımcısı gibi çalışan kurgu ekipleri ve troll ağları

Hz Musa'yı Isıran Köpek