Welcome to Ela's Republic Şinpū Tokubetsu Kōgek

"Bence insan ne olduğunu bilmekte dikkatli olmalı; iyi tarafını da, kötü tarafını da aynı titizlikle ortaya çıkarmalıdır. Eğer ben kendimi iyi ve olgun görseydim, bunu bağıra bağıra söylerdim. Kendimi olduğumdan az göstermek, alçakgönüllülük değil, budalalıktır; kendine değerinden az paha biçmek korkaklıktır, pısırıklıktır. Aristoteles’e göre, hiçbir iyilik sahtelikle bir arada gitmez; doğru hiçbir zaman yanlışa yer vermez. Kendini olduğundan fazla göstermek de, çoğu kez gururdan değil budalalıktandır. Bence bu kendini beğenme illetinin esası, kendinden pek fazla hoşlanmak, kendi kendine hayasızca aşık olmaktır. Bunun en iyi çaresi, kendinden sözetmeyi yasaklayan ve böylece bizi kendimiz üzerinde düşünmekten büsbütün alıkoyanların dediklerinin tam tersini yapmaktır... Bu adamlar öyle sanıyorlar ki insanın kendi üzerinde durması, kendinden hoşlanması, hep kendisiyle uğraşması kendine fazla düşkün olması demektir. Oysaki aşırı benciller kendilerini pek üstünkörü bilenler, kendilerin...

 Verelim fon müziğini arkadaşlar...

 

Verelim Fon Müziğini...

Deliye, hırsıza, arsıza imparatorluk kurduran çürümüş sistemin taşıyıcı kolonları cezaevinde bile gücünü koruyor...   Gazeteci Hakan Erol’un Adnan Oktar cemaatinin bilinmeyenlerini anlattığı kitabı “Turnike” adlı kitaba hapisteki Oktarcılardan tazminat davası Kitap; Oktar cemaatinin cinsel sömürü sistemini, yargı ve emniyet ilişkilerini, FETÖ ile işbirliğini, İsrail’le yakın temasını, Oktar’ın ünlülerini ve siyasi ayağını ele alıyor. Kitabın yayımlanmasının ardından Oktar’ın müritlerinden biri olan Halil Hilmi Müftüoğlu, Erol için harekete geçti. 50 BİN TL'LİK TAZMİNAT DAVASI Odatv'nin aktardıklarına göre, Müftüoğlu; kitabın yazarı, gazeteci Hakan Erol, Kırmızı Kedi Yayın Yönetmeni Enis Batur ve kitabın editörü, gazeteci Mehmet Ali Güller’den 50 bin TL’lik manevi tazminat talep etti. 1985 yılından beri cemaatin içinde olan Halil Hilmi Müftüoğlu, Oktar cemaatinin “Hukuk Grubu”nda yer alıyordu. Müftüoğlu, dava kapsamında hala tutuklu bulunuyor. Etkin pişmanlıktan faydalanarak ...

 

 

 

  Interviewer : Suppose Lord Russell that this film were to be looked at by our descendants, like a dead sea scroll in a thousand years time. What would you think it’s worth telling that generation about the life you’ve lived and the lessons you’ve learned from it? Russell : I should like to say two things, one intellectual and one moral. The intellectual thing I should want to say to them, is this: When you are studying any matter, or considering any philosophy, ask yourself only what are the facts and what is the truth that the facts bear out. Never let yourself be diverted, either by what you wish to believe, or by what you think would have beneficent social effects if it were believed. But look only, and solely, at what are the facts. That is the intellectual thing that I should wish to say. The moral thing I should wish to say to them is very simple: I should say, love is wise, hatred is foolish. In this world, which is getting more and more closely interconnected, we have to ...

 

"Her şart ve koşulda iyiliğe hizmet edeceğini düşündüğüm her konuda konuşurum, yazarım. Bu da beni 'sakıncalı piyade' yapmaya yetiyor."  "Türkiye koşullarında insanların asgari bir medeniyet ve olgunluk seviyesine sahip olacağı varsayımıyla uygulayacağın politikalar pratik hayatta iyi sonuç vermiyor. Çünkü ne yazık ki serseriliği yahut da başkalarına zarar vermeyi hayatta bir amaç haline getirmiş, bir yaşam tarzı haline getirmiş aşırı sayıda, yani ülke nüfusunun önemli bir oranını oluşturacak sayıda insan var. Ve onların istismar etme potansiyeline sahip oldukları hiçbir politikayı kalıcı olarak sürdüremiyoruz."  SADECE HASTALIKLI DEĞİL İKİ YÜZLÜ BİR TOPLUMUZ VESSELAM...

ÖZEL RÖPORTAJ | Konya'da yedi mensubu öldürülen Dedeoğlu ailesinin akrabası İsmet İnik anlattı: 'Gidelim bu mahalleden' dedik, 'yetmiş yaşında adamım bana kimse karışmaz' dedi. Ailesiyle birlikte katledilen Yaşar Dedeoğlu ile ilk saldırının ardından yapılan röportaj: -Saldırırken ne diyorlardı? + Biz ülkücüyüz siz Kürtsünüz sizi buradan çıkaracağız, 12 yıldır söyledikleri bu, Kürtleri burada barındırmayacağız. Konya Meram'da aynı aileden yedi Kürt vatandaş ırkçı faşizmin kurbanı oldu...  Yaşar Dedeoğlu, Barış Dedeoğlu, Serpil Dedeoğlu, Serap Dedeoğlu, İpek Dedeoğlu, Sibel Dedeoğlu, Metin Dedeoğlu  belli güç odaklarının  iplerini gevşettiği ırkçılar tarafından  evlerinde katledildi.    "BİZ ÜLKÜCÜYÜZ, BURADA KÜRT İSTEMİYORUZ" SLOGANLARIYLA DARP EDENLER KİMDİ? ÜLKÜCÜLER BU OLAY KARŞISINDA NİÇİN SESSİZ KALIYORLAR.  TERÖR ÖRGÜTÜ PKK BİLE KENDİ ÖRGÜT İSMİNİN KULLANILDIĞI SALDIRILARDA,  SALDIRILARLA İLGİLERİ YOKSA MESAJ YAYINLIYORLAR.  ÜLKÜCÜL...